Ya da daha uzun ve karmaşık bir kimya formülünün parçası. | Open Subtitles | أو مقتطعات من تركيبة كيميائية طويلة مفصلة |
Hepsi bir saplantı formülünün parçası. | Open Subtitles | هؤلاء جميعاً جزء من تركيبة استحواذ |
Banner, gama radyasyonunun, Erskine'nin orijinal formülünün sırrını çözecek anahtar olabileceğini düşünmüştü. | Open Subtitles | (بانر) ظَن بأنّ أشعة جاما ربّما تَحمل المفتاح لحلّ لغز تركيبة "إرسكين" الأصلية. |
Köprü cihazı için enerji dönüşüm formülünün çözülmesine yardım etti. | Open Subtitles | ساعدت على فك صيغة تحويل الطاقة لأداة الجسر، |
Peki ilaç formülünün açılması için onları nasıl ikna edeceksiniz? | Open Subtitles | لكن كيف يمكن إجبارهم على نشر صيغة العقار؟ |
Eğer gözlemlediysen, babamın formülünün işe yaramadığını da biliyor olman gerekir. | Open Subtitles | حسناً , لو كنت تراقبه لكنت تعرف أن معادلته غير صالحة |
Bir bakıma formülünün dünyaya ilk sergilenişi çok kötü bir şekilde olmuştu. | Open Subtitles | على نحو فظيع، معادلته تمّ عرضها للعالم بطريقة عمليّة للمرّة الأولى. |
Davies neden TX gazının formülünün sende olduğunu düşünüyor? | Open Subtitles | لم يظن (ديفيس) أنك تملك تركيبة غاز (تي إكس)؟ |
TX gazı formülünün onlara yardımcı olacağından emin oldular. | Open Subtitles | وحرص أن تساعدهم تركيبة غاز (تس إكس) على فعل ذلك |
Hodge formülünün suçu. | Open Subtitles | (ألوم تركيبة (هودغ |
Fitz ve Simmons Hive'ın formülünün etkisini tersine çevirmek için Dr.Radcliffe ile beraber çalışacaklar. | Open Subtitles | فيتز و سيمونز يعملون مع الدكتور رادكليف على طريقة لمجابهة آثار صيغة القفير |
Sıradan bir Amerikalıya uzun yaşam formülünün ne olduğunu sorarsanız, muhtemelen cevap alamazsınız. | TED | ولكن أذا سألت الفرد الأمريكي العادي عن ماهي صيغة النمط المثالي لحياة مديدة , على الآغلب لن يستطيعوا أخبارك . |
Kaos Katili kurbanları Max Rager karargahının gizli bodrumundaki laboratuvarlarda tutulmuş ve Süper Max formülünün test edilmesi için kobay olarak kullanılmış. | Open Subtitles | ضحايا قاتل الفوضى كانوا محتجزين في قبو مختبر سري في المقر الرئيسي ل(ماكس رايجر)ا واستخدموا كخنازير غينية لإختبار صيغة (سوبر ماكس)ا |
Yüzyıl önce Einstein, denklemi oluşturduğunda formülünün nereye varacağı konusunda hiçbir fikri yoktu. | Open Subtitles | قبل مائة عام عندما استنتج معادلته لم يخطر ببال "آينشتاين" أينما قد تقود معادلته. |
Werner bana Vertigo verdiğinde, formülünün en kötü korkularımızı gösterdiğini söyledi. | Open Subtitles | حين أصابني (وارنر) بحقنة (دوّار)، أخبرني أن معادلته تظهر ألدّ مخاوفنا. |