Çocuklar limuzinle fotoğraf çekimine geldiklerini zannediyorlar, ...ama çok azını biliyorlar. | Open Subtitles | إذا، الشباب يظنون أنهم يركبون هذه الليموزين من أجل جلسة تصوير ولكنهم لا يعلمون إلا القليل |
Bütün geceyi Ivan'ı aramakla geçirdim, sonra da fotoğraf çekimine gittim hâlâ da uyuyamadım. | Open Subtitles | لقد كنت أبحث عن "إيفـان" طوال الليل وبعدها كان لدّي جلسة تصوير ولم أنـمْ بعد إلى الآن |
Kız arkadaşımın fotoğraf çekimine Michelin lastik reklamındaki yaratığın gitmesini istemiyorum. | Open Subtitles | انا لا اريد بقاء فتى الخطمي "تقصد جماله" يظهر في جلسة تصوير صديقتي |
Yarın o çocuğu fotoğraf çekimine getirin her şey rayına girer tekrar. | Open Subtitles | فقط ارجعوا ذلك الولد لجلسة التصوير غداً وهل نعود للعمل؟ |
- Jodi, şu fotoğraf çekimine gidiyorum. | Open Subtitles | ـ (جودي) سأذهب لجلسة التصوير ـ تباً! |
Arkadaşımın fotoğraf çekimine gittim. | Open Subtitles | نعم, من لا يكرهها؟ وذهبت بصديقتي لجلسة تصوير |
Bir fotoğraf çekimine. | Open Subtitles | لجلسة تصوير |
Vogue için fotoğraf çekimine gitmiyoruz. | Open Subtitles | vogue ليس إلى جلسة تصوير لمجلة |