Freemont Lab'ı Bay Gross ile birlikte kurmuştunuz değil mi? | Open Subtitles | أنت والسيد غروس بدأت معا في فريمونت مختبرات، صحيح؟ |
Freemont Caddesi uzak değil. rahatlıkla kaçalabilir | Open Subtitles | شارع " فريمونت " غير بعيد إنه يعطي مهرباً سهلاً |
Hazır olduğunuzda Bayan Freemont. | Open Subtitles | عندما كنت على استعداد، والسيدة فريمونت. |
Missy Freemont'un gece birlikte olduğu adam. | Open Subtitles | الرجل ميسي فريمونت قضى ليلة مع. |
Geniş bant bağlantısı, Freemont Inn Virginia'dan. | Open Subtitles | من خلال شبكة الأنترنت من نزل "فريمونت" في "وودبريدج" بـ "فيرجينيا" |
En yakın ihtimal yerel bir polis Freemont Otel'de eşkale uyan bir adam görmüş. | Open Subtitles | الاكثر ترجيحا, الشرطي الذي رأى رجلا يشبه تماما المواصفات, في فندق "فريمونت"ـ |
Freemont ve Coates, ya da her kimseler, bizimle buluşmak istiyorlar. | Open Subtitles | فريمونت " و " كوتس " , أو أيا كانوا" يريدون مقابلتنا |
Günaydın. Freemont Otel'e hoş geldiniz. Nasıl yardım edebilirim? | Open Subtitles | صباح الخير، أهلا بكم في "نزل فريمونت" كيف يمكنني مساعدتكم ؟ |
Ve ne sen, ne George Freemont ne de başka biri yolumda duramaz. | Open Subtitles | ولا أنت ولا (جورج فريمونت) ولا أيّ أحد آخر سوف يقف في طريقي. |
1425 Freemont Terrace'da yaşıyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | انت تقيم على العنوان : 1425 ( فريمونت تيراس ) ؟ |
Briana Freemont'un... dudağındaki tahrişle ilgili analizler geldi ve sebebi sentetik glikoprotein gilatoxin ve fosfolifaz A2. | Open Subtitles | لذلك، جاء توكس مرة أخرى على برينا فريمونت وكان سبب تهيج شفتها من قبل نسخة تركيبية من بروتين سكري gilatoxin وفسفوليباز A2. |
Size, yedinci ve dokuzuncu bölgelerde biraz yardımcı olurum, belki Batı Freemont'un 11'inci bölgesinde de. | Open Subtitles | سأضمن حصولك على دفعةٍ من المنطقة السابعة والتاسعة وربما جزء من الـ11 غرب (فريمونت) |
Freemont'tan Fulton'a kadar... her kapıya bunlardan bir tane koy. | Open Subtitles | بين الطريق العام و(وينشستر) من (فريمونت) إلى (فولتون) |
- Bende Motel 6 var. - Bende Freemont Inn. | Open Subtitles | ــ لديّ النزل السادس ــ فندق "فريمونت" |
Müdür Vance'in Freemont'ta bir süiti var. | Open Subtitles | المدير (فانس) لديه جناح في فندق "فريمونت". |
George Freemont öldü. | Open Subtitles | التي أوديت بحياة (جورج فريمونت)، الرجل صاحب العلاقات المزعومة بالجريمة المنظمة. |
George Freemont gibi piçin biri sokaklardan gittigi için mutluyum | Open Subtitles | أنا فقط سعيد لأن واحد قذر مثل (جورج فريمونت) تم القضاء عليه. |
geceki Freemont olayında çok kullanışlı olduğunu duydum. | Open Subtitles | سمعت إنه كان مفيداً جداً في قتل (فريمونت) ليلة أمس. |
Dedektif Burke. George Freemont davası ile ilgili merkeze yeni bir kanıt... geldiğini bildirmek istedim. | Open Subtitles | ظننتُ عليك أن تعرف حيال دليل ما الذي يتعلق بقضية (جورج فريمونت) |
Merhaba. Freemont davasında getirilen kanıtı almalıyız. | Open Subtitles | ـ مرحباً ـ إننا نريد الدليل المتعلق بقضية (فريمونت) الذي تم إرساله |