Sizden bir köpeğin göğüs kafesini hayal etmenizi istiyorum. | TED | لذلك أريدكم أن تتخيلوا القفص الصدري للكلب. |
Köpeğin derisini soymuş ve bir zırh geliştirmiş, köpeğin göğüs kafesini almış ve bir kızak geliştirmiş, başka bir köpeği kızağa bağlamış ve beline taktığı bok bıçağıyla buz kütleleri üzerinden kayarak kaybolmuş. | TED | وسلخ الكلب وارتجل سرج وأخذ القفص الصدري للكلب وارتجل زلاقة وربط كلب في السرج واختفى فوق الجليد، وسكين البراز في حزامه |
Sizin de anlayabileceğiniz gibi pençelerini iç organlarına kadar batırmış ve göğüs kafesini keserek akciğerlerini yırtmış. | Open Subtitles | كما ترون ، لقد حفرت للداخل ، وجرحت للخارج نازعة أنسجة الرئتين وقطعت القفص الصدري |
- Senin. Ben göğüs kafesini geçirebilecek kadar güçlü değilim ve tek bir şansımız var. | Open Subtitles | أنتَ من سيفعل ذلك ، فأنا لا أملك القوة الكافية لأجعلها تخترق صدره |
Elimi boğazına kadar sokup parmaklarımla göğüs kafesini yakalamam... ve onu sudan çekip almam gerekti. | Open Subtitles | توجب علي أن أمد يدي داخل حلقه وأضع أصابعي على عظام صدره ثم أسحبه للأعلى خارج الماء |
göğüs kafesini açın. | Open Subtitles | أن ينبغي صدره, تفتحوا أن ينبغي ... صدره أحدكم ليشق |
Bu yara... ...göğüs kafesini parçalara ayırmış. | Open Subtitles | هذه الإصابة في عظم القص قد تشوهت |
göğüs kafesini delip geçen her neyse arkadan girip önden çıkacak kadar büyük bir güçle itilmiş. | Open Subtitles | مهما توغلت له القفص الصدري انه تعرض للدفع في مع ما يكفي من القوة للذهاب من خلال جذعه كامل من الخلف إلى الأمام. |
Önce boşta kalan elini onun göğüs kafesini bulmak için kullan. | Open Subtitles | أولًا أستخدم راحة يدك لمعرفة القفص الصدري. |
Cesetlerden birinin göğüs kafesini ayırdım ve kalbinde, karaciğerinde ve böbreklerinde anormal doku büyümelerine rastladım. | Open Subtitles | لقد إزالة الآن القفص الصدري لواحد من الموضوعات ...ووجدت ...الأورام غير طبيعية في القلب، الكبد |
Şömine demiri göğüs kafesini kırmış ve | Open Subtitles | قامت أداة الجريمة باختراق القفص الصدري |
göğüs kafesini parçalayabilen daha güçlü bir şey. Naylon bir kama. | Open Subtitles | شيء أقوى لثقب القفص الصدري |
Callie'nin kendi göğüs kafesini kopyaladığını bilmiyordum. | Open Subtitles | كان ذلك قبل أن أعرف أن بإمكان (كالي) أن تطبع القفص الصدري للمريضة |
Yani katil Colin'i bir kürekle bayılttı ki böylece mücadele edemedi ve sonra göğüs kafesini kürekle yarıp bıçağı oradan çıkardı. | Open Subtitles | لذا أفقد القاتل (كولن) الوعي بالمجرفة حتى لا يقاوم... ثم إستعملها لفتح القفص الصدري ليستعيد الشفرة. |
İlk önce göğüs kafesini kırmalıyız. | Open Subtitles | يجب علينا ان نسحق صدره اولاً |
- O zaman göğüs kafesini açmam gerek. | Open Subtitles | سيكون علي فتح صدره. |
Işık olmadan da göğüs kafesini açmam. | Open Subtitles | ولن أفتح صدره دون إضاءة. |
göğüs kafesini açacağız. Gergiyi getirin. Şuna bir göz atar mısın? | Open Subtitles | أفسح صدره , أحضر ضاغط |