ويكيبيديا

    "göğsümdeki" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • صدري
        
    • صدرِي
        
    başarmam gerekiyordu çünkü göğsümdeki bir tüp ve damarlarım kanalıyla beslenmekteydim. TED كيف اتناول الطعام كإنسان عادي حيث كان مصدر طعامي هو انبوبه مثبته على صدري وشراييني
    göğsümdeki sıkışıklık ve ağzımın kuruluğu normal miydi bilmiyorum. TED لم أعلم بأن الضيق في صدري والجفاف في فمي كان طبيعيًا.
    göğsümdeki fermuarı biraz indirebilir misiniz? Open Subtitles لو سمحت أخفض السحابة التي على صدري قليلا؟
    Herkes başarısız olursa, onu göğsümdeki kıvılcımla birleştireceğim. Open Subtitles و لو فشلنا, فسوف أتحد معه في وحدة الإحتراق الموجودة في صدري
    göğsümdeki subaba ulaşmalıyım. Open Subtitles أحتاج للوُصُول الي هذا الصمامِ في صدرِي.
    Son buluşmamızdan sonra göğsümdeki üç farklı kasa kurşun yedim. Open Subtitles أتدري؟ بعد لقائنا الأخير، أصبت بثلاثة رصاصات بثلاث عضلات مختلفة في صدري
    göğsümdeki sızı ile parmaklarımdaki şişkinlikler de geçti. Open Subtitles لقد توقّف ألمُ صدري و زال تورّمُ يدي على أيِّ حال.
    göğsümdeki bu dövme nasıl oluştu? Open Subtitles ماذا يجري بحق الجحيم ؟ كيف جائني وشم على صدري ؟
    Nevada'daki hidrojen bombası testlerini seyrettikten sonra Washington'a döndüğümde göğsümdeki yaraları gördüm ve onkoloğa gidip "Şu yaralara baksana. Open Subtitles هذا ليس أفضل جزء. عدت من نيفادا بعدما شهدت تجربة قنبلة هايدروجين، ووجدت بعض الكدمات في صدري.
    Onu göğsümdeki tek ışın projektörüme sokmak isteyeceksin. Open Subtitles سيكون عليك أن تدخله بوحدة المستعرض المشعة بلوحة صدري
    Yere yatmış, göğsümdeki delikten son nefesimi veriyor olurdum. Open Subtitles سأستلقي وألفط آخر أنفاسي من خلال فتحةٍ في صدري.
    göğsümdeki his gittikçe daha da kötü bir hâl aldı. TED ثم أصبح الشعور على صدري أسوء وأسوء.
    göğsümdeki bu ağrı seni ilgilendirmiyor mu? Open Subtitles ألا يهمك هذا ؟ لدي ذاك الالم فى صدري
    - göğsümdeki ağrı, tıbbi bir deyimi var mı? Open Subtitles هذا الالم فى صدري هل له مصطلح طبي؟
    Beni eski halime döndür. göğsümdeki bu çarpıntıya dayanamıyorum! Open Subtitles أعدنى ، أنا لا أستطيع تحمل هذا الخفقان في صدري!
    göğsümdeki kırmızı lekeyi gördüğüne emindim. Open Subtitles كنت على يقين من رأى [أبوس القرمزي و، A أبوس]؛ على صدري.
    Ya tabi, hele göğsümdeki bu hedef tahtasıyla... Open Subtitles نعم, صحيح, مع هذا الهدف على صدري.
    Her gün göğsümdeki bu ağrıyla uyanıyorum. Open Subtitles أستيقظ كل يوم ، وأشعر بألم في صدري
    göğsümdeki subaba ulaşmalıyım. Open Subtitles أحتاج للوُصُول الي هذا الصمامِ في صدرِي.
    Başka bir çare kalmazsa, onu göğsümdeki kıvılcımla birleştireceğim. Bu intihar demek. Open Subtitles إذا كُلّ ما عدا ذلك تقصيرات، أنا سَأُوحّدُه بالشرارةِ في صدرِي.
    İki gün önce göğsümdeki lekeleri yıkadım. Open Subtitles قبل يومين لاحظت ظهور بُقَع على صدرِي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد