| Belli ki biri sana bir mesaj göndermeye çalışıyor. | Open Subtitles | شخصٌ ما من الواضح كان يحاول إرسال رسالة |
| Bir mesaj göndermeye çalışıyor. | Open Subtitles | إنه كان يحاول إرسال رسالة. |
| Bir mesaj göndermeye çalışıyor bence Charlie. | Open Subtitles | أعني، يحاول إرسال رسالةٍ لي، (تشارلي) |
| Biri mesaj göndermeye çalışıyor. | Open Subtitles | شخصاً ما يحاول إيصالنا رسالة |
| Birileri mesaj göndermeye çalışıyor. | Open Subtitles | شخصاً ما يحاول إيصالنا رسالة |
| Kendin dedin, sana mesaj göndermeye çalışıyor. Seninle görüşmek istiyor. | Open Subtitles | قلتِ بنفسكِ إنّه يحاول أن يبعث إليكِ برسالةٍ، يريد لقاءكِ |
| Sanırım biri işaret göndermeye çalışıyor. | Open Subtitles | أعتقد أن شخصاً ما يحاول أن يبعث إشارة |
| Uyuşmuyor. Bence bize bir mesaj göndermeye çalışıyor. | Open Subtitles | أظن أنه يحاول أن يبعث لنا بإشارة |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 