ويكيبيديا

    "gördüklerini" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • رأوا
        
    • شاهدوا
        
    • يرون
        
    • رآه
        
    • رأوه
        
    • رأيتيه
        
    • شاهدوه
        
    • رؤيتهم
        
    • رأته
        
    • رأو
        
    • رأونا
        
    • رَأوا
        
    • ما يراه
        
    • رأوها
        
    • رأيتَه
        
    Bize hikayeleri, gördüklerini ve sevdiklerini anlatmaya karar vermelerini sağladık. TED تركناهم يقرروا ان يخبرونا بالقصص. يخبرونا بما رأوا يخبرونا بأحبتهم.
    Bu üçü, burada bir kavga gibi bir şey gördüklerini söylediler. Open Subtitles هؤلاء الشبان الثلاثة رأوا ما يمكن أن يكون مشاجرة تجري هنا
    Bazı kasaba sakinleri, şehrin merkezinde, Bir şeytan gördüklerini söylüyorlar. Open Subtitles بعض المواطنين المحلين ادعوا أنهم شاهدوا الشيطان وسط ساحة البلدة
    İlk rahip flamadan hareket eden bir pankart olarak bahseder, ikinci rahipse flamanın hareket etmesinden ziyade rüzgârın estiğini gördüklerini ısrarla ifade eder. TED يشير الراهب الأول إلى العلم على أنه رايةً متحركة، في حين يصر الراهب الثاني على أنهم لا يرون حركة العلم، بل هبوب الرياح.
    Ama ayaklarını ateşe yaklaştırınca o gece gördüklerini bülbül gibi şakıdı. Open Subtitles لكن حينما هدّدناه، قام بالإعتراف حول ما رآه في تلك الليلة.
    Polis merkezindeyken, birdenbire polis memurunun öldürülmesiyle ilgili gördüklerini bir bir anlatmaya gönüllü oluvermişler. Open Subtitles عندما كانوا في مقر الشرطة قرروا فجأة بالتطوع كل هذه المعلومات عن ما رأوه عن قتل رجل الشرطة
    Şimdi Jenny duyduklarını değil gördüklerini anlat. Open Subtitles الآن، جيني أريدك تفكري بجديّة أكبر حول ما رأيتيه ليس الذي سمعتيه
    Şef, görgü tanıkları kızları merdivelerde ve tuvaletin dışında gördüklerini söylüyorlar. Open Subtitles يا رئيس، الشهود رأوا مراهقات خرجوا من غرفة الإستراحة وصعدوا السلالم
    Masaj salonundaki kızlar en az altı peder gördüklerini söyledi. Open Subtitles الفتيات في الصالون قالت أنهن رأوا ست كهنة على الأقل
    İnsanların hafızaları, gördüklerini sandıkları şeyleri abartır. TED الناس يضخموا من ذكريات ما يعتقدون أنهم قد رأوا
    Bende babamdaki gibi bir yıkma yeteneği gördüklerini düşünüyorlardı. TED لقد اعتقدوا أنهم رأوا فيَّ نفس الدمار الذي كان والدي قادرا على فعله.
    Beyaz atlarına binmiş süvarileri gördüklerini iddia edenler yok değil. Open Subtitles هناك من يؤكد.. أنهم رأوا فرساناً.. على خيول بيضاء
    Nick ve Sara dispanser önünde siyah Mustang gördüklerini söyledi. Open Subtitles نيك و سارا قالوا بأنهم شاهدوا موستانغ سوداء أمام الصيدلية
    Cleggler'i gördüklerini sanmıyorum. Yine de sormaktan zarar gelmez. Open Subtitles لا اعتقد انهم شاهدوا الكليغز ولكن لا ضير في السؤال
    Yanımızdan geçenler, tıpkı diğerlerine benzeyen bir çocuk gördüklerini düşünüyor. Open Subtitles المارة قد يظنون أنهم يرون طفلا كبقية الآطفال
    Bir kaç ay önce, insanlar bana gelmişlerdi... ve garip şeyler gördüklerini raporlamışlardı. Open Subtitles في الشّهور القليلة الماضية، الناس كانوا يصعدون لي... ويخبروني بأنّهم يرون أشياء غريبة.
    Belki de defterine bakınca gördüklerini beğenmemiştir. Open Subtitles ربما ألقى نظرة على سجلك ولم يعجبه ما رآه
    Ya da gördüklerini sandıklarını dinlemek. Open Subtitles الإصغاء لما رآه الناس أو ما ظنّوا أنهم رأوه في ليلة البارحة
    Jüriye gördüklerini göz ardı etmelerini emrediyorum. Open Subtitles أطلب من هيئة المحلفين أن يهملوا ما رأوه توا.
    Gerçek kötüyü görmenin çok ciddi yan etkileri olabilir. gördüklerini unutamazsın. Open Subtitles يمكنه الحصول على بعض من الاحتراق الخطير وبعدها لا تستطيع التراجع عمَّا رأيتيه
    Jason'ı buralarda gördüklerini söyleyenler de var. Open Subtitles بعض الناس يدعون أنهم قد شاهدوه حيا فى المنطقة
    Bazı tanıklar üç noktayı uzay gemisinin gövdesinde gördüklerini belirttiler. Open Subtitles أبلغ بعض الشهود رؤيتهم النقاط الثلاث على هيكل المركبة الفضائيّة!
    Vaiz gelip size kızın gördüklerini anlatacaktı ve davaya yeni bir şey katacaktı ama dönmedi. Open Subtitles الواعظ قال أنه سيخبركم بما رأته و يحصل على الأخبار منكم لكنه لم يعد
    Bak,restorandakiler büyük,kırmızı korkunç bir şey gördüklerini söylüyor. Open Subtitles أنظر أشخاص المطعم رأو شيئ أحمر و ضخم و مُخيف
    Üniversiteki tiplerimizin bizi böyle gördüklerini düşünebiliyor musunuz? Open Subtitles هل تتخيلون ردة فعل أنفسنا بالجامعة لو رأونا الآن؟
    Sanırım hamile bir kadının kurbanın arabasına... yolcu tarafından bindiğini gördüklerini söylemişlerdi. Open Subtitles أعتقد قالوا رَأوا a إمرأة حبلى دُخُول سيارةِ vic مِنْ جانبِ المسافرَ.
    Beynin içindeki korkak çocuğa oyunlar oynayıp gördüklerini kabul ettiriyor. Open Subtitles في تلك الليلة انه دماغك يساعد فتى صغير خائف لتقبل ما يراه
    Katil oraya o şekilde gitmiş olmalı. Komşular aracı sabah 5'te gördüklerini söylüyorlar. Open Subtitles لقد ذكر الجيران أنهم رأوها قبل الخامسة مساءًا بقليل
    Bütün duyduklarını. Bütün gördüklerini. Kırılan her dalı. Open Subtitles كل ما سمعتَه ، وكل ما رأيتَه كل قرقعة فرع شجرة ، كل ارتطام لرصاصة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد