Beyler bu gerçek bir kadın, pek sık görmediğiniz bir şey. | Open Subtitles | إنها في الحقيقة امرأة حية حقيقية شيء لا ترونه أنتم كثيراً |
..hem de sizin görmediğiniz şekillerde | Open Subtitles | سوف ترونه كل يوم الثالثة الى الرابعة عصرا |
Ve burada gördüğünüz şey, veya normalde görmediğiniz, bunların, kültürün fiziği olduğu. | TED | وما ترونه هنا او ما لا نراه عادة هو ان الخورزميات تلك هي " فيزياء الثقافة " |
Uzun zamandır görmediğiniz bir arkadaşınızı düşünün | Open Subtitles | تمسك بصورة التكلم مع صديق قديم لم تره منذ زمن طويل |
Gördüğümüz şeylerin hepsi iyi ve güzel, fakat tabii ki, dünyada daha önce görmediğiniz birçok şeyle karşılaşıyorsunuz. Sonuçta birkaç ay önce, | TED | الآن، تعتبرالأشياء التي شاهدناها جيد ونافعة، لكن، توجد العديد من الأشياء والتي لم تكن قد رأيناها من قبل في العالم. |
Almanca kayıtlarda çok acaip birşey göreceksiniz, daha önce pek görmediğiniz birşey. Çok çok ünlü olurken, birden bire adeta yok oluyor. 1933-1945 yılları arasında birden bire düşüyor, daha sonra da tekrar yükseliyor. | TED | إن بحثتم بالألمانية، ترون شيئا غريبا للغاية، شيئا لا ترونه أبدا، وهو أن تصير مشهورا للغاية ثم وفجأة، يصل الحضيض ما بين 1933 و1945، قبل أن يرتد مجددا لاحقا. |
Ben de hep "Larry'nin, görmediğiniz bir yanı var" diyorum. | Open Subtitles | وأخبرهمدائماً، " هناك جانب آخر في (لاري) لا ترونه " |
Ama sizin bunca yıldır görmediğiniz şey sıkı çalışmamdan gamsız, sarhoş, ve tembel olmamdandor | Open Subtitles | ... لكن ما لا ترونه هو العمل الشاق وتكريس النفس طوال تلك السنين اللازم لجعلي محظوظاً .. مخموراً .. |
Ve bu resimde görmediğiniz şu ki, şuradaki bisikletçilerin arasında bir yerlerde, kayaya oturmuş bir genç, "Buradan bir adım ileri gitmiyorum. | TED | والذي لا ترونه في الصورة هنا انه في مكان ما بين راكبي الدراجات هناك يوجد مراهق جالس على الصخر يقول " لن اتحرك من هنا .. إنسوا الامر .. |
Bu haritada görmediğiniz ise Rusya'nın 150 milyonluk nüfusunun çoğunun batı bölgelerde ve Avrupaya yakın olan alanlarda yoğunlaşmış olmasıdır. | TED | الذي لا ترونه في هذه الخريطة هو أن معظم سكان روسيا ال 150 مليون يعيشون بكثافة في المٌقاطعات الغربية وفي المناطق القريبة لأوروبا . |
Aslında, dünya bankası Rusya'nın nüfusunun 120 milyona doğru gerilediğini öngörüyor. Ve bu haritada görmediğiniz bir başka şey ise | TED | في الحقيقة , أن البنك الدولي يتوقع أن الكثافة السكانية في روسيا في إنخفاض لتكون 120 مليون نسمة وهناك شيئ آخر لا ترونه في هذه الخريطة . |
Onu görmediğiniz için böyle konuşabilirsiniz. | Open Subtitles | تستطيع الحديث هكذا لأنك لم تره |
Ve işte görmediğiniz bir sahne. | Open Subtitles | وهنا مشهد لم تره أبداً |
Bir katmanda köpek balığı dişi gördüğünüzü düşünün ve aşağısında daha önce görmediğiniz bir organizmanın fosili. | TED | ترى أسنان سمك القرش في طبقة واحدة ومستحاثات كائن حي لم تكن قد رأيته من قبل تحت ذلك. |