O yüzden cesedini parka götürdün sıradan uyuşturucu meselesi gibi gösterdin. | Open Subtitles | لذا فإنّك أخذت جثتها للحديقة، جعلت الأمر يبدو كصفقة مُخدّرات عشوائيّة. |
Kardeşini, onun kızını ve Macha'nın parasını yanında götürdün. | Open Subtitles | لقد أخذت أخيك و ابنته و أموال ماكا و متعت نفسك |
Tamam? İkincisi, Onu bilardo oynamaya götürdün diye değil otobüs durağında yağmur altında bıraktın diye kızdım. | Open Subtitles | ثانيا ,لم أمانع عندما أخذته للعب البلياردو |
- Litvanyalı kızı götürdün yani. | Open Subtitles | وأخذتها إلى أيسلندا لافيدكا ليتوانية أخذتها إلى أيسلندا |
Cesedi nehir kıyısına götürdün... rıhtımdaki gözcüyü bayıltıp Paine'ni suya attın. | Open Subtitles | اخذت الجثة الى النهر وضربت الحارس على الرصيف ورميت بيين فى المياة |
Beni 500 dolarlık bir yemeğe götürdün. | Open Subtitles | حسناً، لقد أخذتني للتو لعشاء بقيمة 500 دولار |
Larkin'i neden Key Largo'ya götürdün. | Open Subtitles | قل لي لماذا أخذت لاركن إلى كي لارجو ؟ ؟ الأن ؟ |
-onu plaja mı götürdün? ben, onu götürebilmek için yıllarımı verdim. | Open Subtitles | أخذت أترجاه ليأخذني لهذا الشاطيء لمدة 10 أعوام، |
Ve aslında sanırım sen gittiğinde kalbimi de yanında götürdün. | Open Subtitles | وأعرف حقاً أنك عندما رحلت فقد أخذت قلبي معك |
Sonra da elimi tutup yüzüne götürdün ki seni tanıyabileyim. | Open Subtitles | ,و من ثم أخذت يدي و جعلتها على وجهك حتى يمكنني تمييزه |
Lisedeyken kız arkadaşını Avrupa'ya mı götürdün? | Open Subtitles | هل أخذت صديقتك الى أوروبا في الثانوية العامة؟ |
Lisedeyken kız arkadaşını Avrupa'ya mı götürdün? | Open Subtitles | هل أخذت صديقتك الى أوروبا في الثانوية العامة؟ |
Şükürler olsun ki, onu merdiven boşluğuna götürdün. | Open Subtitles | و نحمد الله أنكِ أخذته لبئر السلم لتسريع ضربات قلبه |
Sonra onu kocanın cesedinin yattığı mutfağa götürdün. | Open Subtitles | ثم أخذته للمطبخ حيث ترقد جثة زوجة المحطم |
Onu götürdün ve neredesiniz, iyi mi değil mi... hiç bir fikrim yoktu. | Open Subtitles | أخذتها,و لم يكن عندي فكرة اين كنتِ إذا هي بخير,وأنتِ فقط |
Ama sonrasında da Brooke'u Mezuniyet Balosu'na götürdün... | Open Subtitles | ولكن بعد ذلك اخذت بروك الى الحفل |
Bana tuzak kurdun, at arabasına beni paldır küldür aldın ve uzaklara götürdün. | Open Subtitles | -أنت هجمت علي -جردتني من ردائي -و أخذتني بعيدا |
Üst yönetime götürdün mü? | Open Subtitles | فيما نفعله - هل نقلت الأمر لسلطات أعلى ؟ - |
Kızını karnavala götürdün çünkü orada çocuklar hep yaralanıyordu. | Open Subtitles | أخذتي ابنتك لمدينة الملاهي لأن الأطفال يتعرضون للأذى هناك طوال الوقت |
Bugün erken saatlerde Lowenthal Malikanesi'ne balık götürdün mü? | Open Subtitles | هل قمت بتوصيل الاسماك لمنزل لونيثال مبكرا اليوم؟ |
Peki arabayı nereye götürdün? | Open Subtitles | حسناً و إلي أين أوصلت تلك السيارة الحمراء؟ |
Beni spor salonuna götürdün, sürtüğün olduğunu kanıtlamak için. | Open Subtitles | أخذتنى إلى النادى لكى تتفاخر بفتاتك |
Burada kayıtlıydılar. Onları götürdün. | Open Subtitles | كلهم كانوا حاجزين لليلة الافتتاح كيف أخذتهم ؟ |
Beni sahile götürdün, sonra da buraya sürükledin. | Open Subtitles | أنت من أحضرني من على الشاطيء و جاء بي إلى هذا المكان |
Bizi bir kayıkhaneye götürdün ve yakmaya çalıştın. | Open Subtitles | أخذتنا إلى ساحةِ قوارب وحاولتَ حرقنا |
Sabahın köründe kalktın Roscoe'yu temizleyip, giydirip, besleyip okula götürdün arabamı servise götürdün, kızımın doğum uzmanına gönderdin ve hatta bunları yaparken bana kruvasan ve latte aldın öyle mi? | Open Subtitles | ، أستيقظتِ منذ ، على مايبدو ، الفجر ، )حممتِ ، ألبستِ و أطعمتِ (روسكو ، أخذتيه إلى المدرسة ، أعتنيتِ بسيارتي |
Sen de onu sinemaya, yemeğe falan mı götürdün? | Open Subtitles | وانت ,هل اخذتها الى السينما أو ربما للغداء ؟ |