O herifler, tıpkı tahmin ettiğiniz gibi, ailenizi oraya götürmüşler. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال ، أخذوا ذويك إلى هُناك كما اعتقدت تماماً |
Yani içeride toplu katliam yapılmış ama cesetleri götürmüşler, öyle mi? | Open Subtitles | أتقول بأن هنالك جريمة جماعيّة بالداخل، ولكنهم أخذوا الجثث؟ |
Kadına dokunmamışlar ama kızı götürmüşler. | Open Subtitles | لم يأخذوا المراة ولكنهم أخذوا طفلة صغيرة.. أبنتها |
Bir gün tekrar sorgulamaya götürmüşler. | Open Subtitles | في أحد الأيام , أخذوه إلى غرفة لإستجوابه مجدداً. |
Genelde St. Rosemary'ye götürmüşler dersiniz de. | Open Subtitles | عادة انتم تقولوا انهم اخذوا الى روز مارى |
Bu arada Rachel de gitti. götürmüşler, Yahudi olduğunu söylemişler. | Open Subtitles | و راشيل أيضاً ، لقد أخذوها يقولون أنها يهودية |
Nate, kızı götürmüşler. | Open Subtitles | لقد نقلوها يا (نيت) |
Lanet olsun, en iyi kalite şişamı götürmüşler. | Open Subtitles | تبّاً، لقد أخذوا أنبوبي المائيّ. *يُستخدم للتدخين* |
Bütün makineleri götürmüşler. | Open Subtitles | لكن نعم لقد أخذوا كل الماكينات من هنا |
Ve söylediğine göre, annesiyle evine gelip ikisinin beraber olduğu bütün fotoğrafları alıp götürmüşler. | Open Subtitles | وأنهم, حسبما قالت, ذهبوا إلى شقتها مع أُمِها و... أخذوا كُل صورة لهما معاً. |
Michelle'in evinin dışındaki Faber'in görüntü kayıtlarını bilgisayarları, hard diskleri, her şeyi götürmüşler. | Open Subtitles | كل صور "فايبر " بخارج شقة ميشيل و الحاسوب و القرص الصلب و أخذوا كل شئ |
Bütün kanıtları götürmüşler. Ve bende olmasına izin verdim. | Open Subtitles | لقد أخذوا كلّ الأدلّة، وتركتُ ذلك يحدث. |
Herkes gitmiş, ...silahları da götürmüşler. | Open Subtitles | ،لقد رحل الجميع وقد أخذوا المسدسات |
Sigaraları da götürmüşler! | Open Subtitles | اللقطاء أخذوا حتى سجائرهم. |
Gecenin köründe onu odasından alıp götürmüşler. Bir şey duymadık. | Open Subtitles | لقد أخذوه فيء منتصف الليلل من غرفته نحن لم نسمع شيئاً |
Ama onu hangar 42'ye götürmüşler. | Open Subtitles | ولكنهم أخذوه إلى الحضيره رقم 42 |
- ...götürmüşler ama sonuç yok. | Open Subtitles | لقد اخذوا الرسم الى المقهى |
İki gündür okula gelmiyor. Onu bir kliniğe götürmüşler. | Open Subtitles | لم تأتي للمدرسة من يومين لقد أخذوها إلى عيادة |
Kuakini'ye götürmüşler. | Open Subtitles | (نقلوها إلى (كواكيني |
Hayır, giderken onu yanlarında götürmüşler. | Open Subtitles | لا، عندما غادرا أخذاه معهما |
İz sürücüyü çıkarıp orijinali götürmüşler. | Open Subtitles | لقد أزالو جهاز التعقب و أخذو اللوحة الأصلية |
Arkamı dönüp baktım ki Jenny ve Ian'ın eşyalarının hepsini alıp götürmüşler. | Open Subtitles | بالكاد أدرت ضهري وقد نقلوا كل حاجيات جيني و أيان |
- Cenaze evinden gelmişler ve naaşı götürmüşler. | Open Subtitles | عاملي المشرحة جاءوا وأخذوا جثته. |
Leeds ve en büyük oğlu, öldürülmeden önceki gün köpeği veterinere götürmüşler. | Open Subtitles | ليدز) وولده الأكبر أخذا الكلب إلى) الطبيب البيطري وقت الظهيرة التي سبقت مقتلهم |