Lindsey'i evine götürmek istiyorum ama o arabanı almama izin vermiyor. | Open Subtitles | لا يجب أن أوصل ليندزي و سيارتي لا تعمل أريد أخذ الشاحنة |
Bayan Shepherd, birkaç tane test için sizi bir günlüğüne hastaneye götürmek istiyorum. | Open Subtitles | سيدة شيبرد، أريد أخذك إلى المستشفى ليومٍ أو اثنين؛ لإجراء بعض الفحوصات فقط |
Eğer yeterince iyi hissediyorsan, seni bir yere götürmek istiyorum. | Open Subtitles | عندما تصبحين قوية، هناك مكان ما أريد أن آخذك إليه. |
Bu parayı almak ve gelip kız kardeşimi buradan uzaklara götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن آخذ هذا المال وأجيء وآخذ أختي من هنا |
Benim hoşuma gitmişti. Seni dans edebileceğimiz bir yere götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن يأخذك إلى المكان الذي يمكننا القيام به بعض الرقص. |
gökyüzüne götürmek istiyorum. | Open Subtitles | لكنى لا أجد الذى أريد أخذه إلى السماء |
Hayır, ciddiyim. Seni bir yere götürmek istiyorum. | Open Subtitles | لا, أنا أعني ذلك, أريد أن آخذكِ إلى مكان ما |
Onu eve götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن آخذه إلى البيت |
"Çocukları pizza yemeye götürmek istiyorum." | Open Subtitles | "أريد أن أخذ الأطفال للذهاب الحصول على بعض البيتزا." |
Aslında, seni yarın harika bir özel hastaneye götürmek istiyorum. | Open Subtitles | في الواقع، أريد أن أخذك غداّ إلى مستشفى خاص رائع |
Seni oyun odama götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أصحبك إلى صالة اللعب |
O zaman İspanya'ya gidiyorum. Nadia'yı da götürmek istiyorum. | Open Subtitles | ثمّ أنا ذاهب إلى إسبانيا نفسي، وأنا أودّ أن آخذ نادية معي. |
Teşekkür ederiz. Onlardan birini evime götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أريد أخذ واحدا للبيت معي |
Çocukları interaktif bir doğa deneyimi yaşatmaya götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أخذ الأطفال إلى الطبيعة التفاعلية "تجربة" |
Emily'yi Gus'ın çiftliğine götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أخذ (أليكسيا) و (إيميلي) إلى مزرعة (جوس) حتى "عيد الميلاد" |
Seni bir yere götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أخذك إلى مكان ما |
Seni yarışlara götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أخذك إلى السباقات |
Sizi, hayatınızda güvenli ve rahat hissettiğiniz bir yere götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن آخذك إلى مكان في حياتك حيث كنت آمناً ومُرتاحاً. |
Evet, Bayan Quested sizi Bayan Moore'nin sandalyesine yığılmış halde bulduğunuz o ilk mağaradan çıktığınız ana geri götürmek istiyorum. | Open Subtitles | الآن، يا آنسة كويستد أريد أن آخذك رجوعاً إلى اللحظة التي غادرت فيها الكهفِ الأول |
Kızı kahve içmeye götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن آخذ هذه الفتاة للخارج من أجل تناول القهوة |
Şimdi de "Kimin izlediği umurumda değil seni alıp hemen götürmek istiyorum." de. | Open Subtitles | أقول الآن، "لا يهمني الذي يراقب، أريد أن يأخذك في الوقت الحالي." |
Onu da eve götürmek istiyorum. Bozuk bir temizleme makinesi. Artık bir işe yaramaz. | Open Subtitles | أريد أخذه للمنزل - إنه مكنسة معطلة، لا يعمل بعد الأن - |
Seni okyanusa götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن آخذكِ إلى المحيط |
- Onu dükkâna götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن آخذه إلى متجر التوابل! |
Anne, Bolt'u bu hafta sonu eve götürmek istiyorum. | Open Subtitles | (أمي، أريد أن أخذ (بولت مع في نهاية الأسبوع |
Seni bir yere götürmek istiyorum hadi. Ceketimi kap, hadi. | Open Subtitles | أريد أن أخذك الى مكان ما ، هيا احضري سترتي ، هيا |
Seni oyun odama götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أصحبك إلى صالة اللعب |
Rose'u eve götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعيد روز للوطن |
Seni İskoçya'ya götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أخذكِ الى أسكوتلندا |
Bak, kurallara aykırı olduğunu biliyorum ama onu eve götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف أن هذا ضد القانون و لكن أريد أن آخذها معي |