Şimdi elimizde bir adres var. gözden kaçırdığımız bir şey vardır belki. | Open Subtitles | الآن وبما أن لدينا عنوان ربما هناك شيء ما أغفلناه |
Kesinlikle gözden kaçırdığımız bir şeyler var. | Open Subtitles | هناك بالتأكيد شيئاً ما أغفلناه |
gözden kaçırdığımız bir şey var mı diye emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | أنهُ لم يفوتنا شيء |
gözden kaçırdığımız şeyi bulun. | Open Subtitles | ونكتشف ما الذي يفوتنا |
gözden kaçırdığımız bir şey var. Sadece cesetler için buraya gelmezsin. | Open Subtitles | إنّنا نغفل أمرًا هنا، لا يأتي أحد لهنا من أجل الجثث فقط. |
Neden Strauss'un avukat stajyerinin ofisine saldırsın ki? gözden kaçırdığımız saklı bir şey olmalı orada. | Open Subtitles | لابد أن شيئاً كان مخبئاً هناك و قد غفلناه |
Belki bizim gözden kaçırdığımız bir şeyler vardır. | Open Subtitles | لربّما هنالك شيء أغفلناه. |
gözden kaçırdığımız biri. | Open Subtitles | شخص أغفلناه. |
gözden kaçırdığımız bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء يفوتنا |
gözden kaçırdığımız bir bağlantı var. | Open Subtitles | يفوتنا شيء هنا |
gözden kaçırdığımız bir şey var. Bu adamda bir yanlışlık var. Eminim bundan. | Open Subtitles | نحن نغفل عن شيء ما هذا الشخص سيء ، أعرف ذلك |
gözden kaçırdığımız saklı bir şey olmalı orada. | Open Subtitles | لابد أن شيئاً كان مخبئاً هناك و قد غفلناه |