ويكيبيديا

    "göze" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تحمل
        
    • المخاطرة
        
    • بالعين
        
    • العين
        
    • أخاطر
        
    • يخاطر
        
    • المجازفة
        
    • نتحمل
        
    • عين
        
    • نخاطر
        
    • تخاطر
        
    • للعين
        
    • أتحمل
        
    • العيون
        
    • مستعداً
        
    Sicilimde tek bir hata olmasını göze alamam. Bir gün general olacağım. Open Subtitles لا أستطيع تحمل حدوث أي أخطاء في سجلي سأصبح جنرال يوما ما
    İkinizi de kovardım ama şu anda personel çıkartmayı göze alamam. Open Subtitles كنت لأطردكما سوياً حالاً لكن لا يمكننى تحمل خسارة القوة العاملة
    İkinizin de geceyi yalnız geçirmesi riskini bir daha göze alamam. Open Subtitles أنا لا أريد المخاطرة بأي منكما ان تقضوا ليلة أخرى لوحدكم
    Aramızda itiraf edeyim, ben onaylamıyorum. göze göz, derim ben. Open Subtitles لا أنكر أنها لا تروقني أنا أؤمن أن العين بالعين
    Şimdi bir haz ve güzellik hissedebiliyorum eğer o göze bakarsam. TED يمكنني ان اشعر بالسعادة و الجمال ان نظرت الى العين ..
    Ülkenizin beklemeyi göze alamayacağını anlamanız için sistemimin yeteneklerini size göstermek istiyorum. Open Subtitles ربما برهان بإمكانيات نظامي سيتكفل بإقناعك أن بلدك لا يمكنها تحمل الانتظار
    Son birkaç günde kaybettiğim onca şeyden sonra, ismimi de kaybetmeyi göze alamam. Open Subtitles مع كل ما خسرته في الأيام الأخيرة، لا يمكنني تحمل خسارة اسمي أيضاً
    Mesele şu ki, birbirimizden veya çocuklarımızdan vazgeçmeyi göze alamayız, onlar bizden vazgeçmiş bile olsa. TED لا يمكننا تحمل التخلي عن بعضنا البعض أو عن أطفالنا، حتى لو تخلى عنا.
    Devlet bizi bu paha biçilemez yerlere götürecek riskleri göze alamaz. TED لانها غير قادرة على تحمل مخاطر هكذا امر .. اي فتح عتبة الفضاء على مصراعيها
    Zaten ilaç kullanıyor. Bizim ilaçlarımızı. İlaç etkileşimi riskini göze alamayız. Open Subtitles إنه يتناول أدويتنا بالفعل لا يمكننا المخاطرة بحدوث تعارض بين الأدوية
    Onaylanmamış bir hava kabarcığını araman için adamın kalbini bıçaklama riskini göze alamam.. Open Subtitles لا يمكنني المخاطرة بجعلك تحقنه في القلب بحثاً عن فقاعة هوائية غير مؤكدة
    Dinle, eğer istediğin şeyi hiç sormazsan o zaman cevabın evet mi hayır mı olacağını bilemezsin. Bu riski göze alman lazım. Open Subtitles إستمعي ، إذا لم تسعي وراء مبتغاكِ ، لن تعرفين إطلاقاً إذا كانت الإجابات ستكون نعم أو لا ، يجب عليكِ المخاطرة
    Aramızda itiraf edeyim, ben onaylamıyorum. göze göz, derim ben. Open Subtitles لا أنكر أنها لا تروقني أنا أؤمن أن العين بالعين
    Koca bir fil ya da minik bir ağaç kurbağası, neyle karşılaşmış olursam olayım, amacım bizle onlar arasında bağ kurmak, göz göze. TED سواء كنت أواجه فيلًا ضخمًا أو ضفدع أشجار صغير، فإن هدفي هو ربطنا بهم، العين بالعين.
    göze yakın bir tıkanma görüş problemleri ve retina tıkanmasına sebep olabilir. TED إذا حصل الانسداد بالقرب من العين سيؤدّي إلى اضطرابات بالرؤية وانفصال الشبكيّة.
    Güçlerimizi geri aldığımıza göre, onları tekrar kaybetmeyi göze alamayız. Open Subtitles كيفما عادت قدراتنا إلينا، لا أريد أن أخاطر بفقدانها مجدداً
    Yine de kesin başarı şansı olmadan oradan ayrılma riskini göze alamayacaklarını hepsi de bilmektedir. TED وعلى الرغم من ذلك، جميعهم يعلمون بأنه ما من أحد قد يخاطر بمحاولة الخروج دون التأكد التام من نجاح ذلك
    Kendi sonumuzu getirmeyi göze alacaksak, burada olacağınızdan emin olmalıyız. Open Subtitles علينا أن نعرف أنك ستكونين هنا إن أردنا المجازفة بنهايتنا
    Oyunun bu aşamasında hataları göze alamayız. Open Subtitles لا يمكن أن نتحمل الأخطاء في مثل هذه المرحلة من اللعبة
    Senin ve benim için zaman doldu göz göze bakarak. Open Subtitles قد حانت اللحظة بيني وبينك لننظر في عين بعضنا البعض
    Sana güvenmek istiyorum, ama bunları yeniden kullanma riskini göze alamayız. Open Subtitles أريد أن أثق بكِ ولكن لايجب أن نخاطر باستخدامكِ للبطاقة مجددا
    Ne yani, ününü incitmeyi göze almaktansa insanların hayatını tehlikeye atmayı mı yeğliyorsun? Open Subtitles اذا انت على استعداد لوضع حياة الناس في خطر من ان تخاطر بسمعتك؟
    Ama sembolizm içermese bile estetik olarak göze hoş geliyor. Open Subtitles و لكن حتى بدون النظر لرمزيتها، منظرها محبب للعين جداً.
    Sizin reyonunuzdaki karlılık en yüksek seviyede. Ben... Ben sizi kaybetmeyi göze alamam. Open Subtitles فإن قسمك يشير إلى أعلى نسبة مبيعات لذلك لا أستطيع أن أتحمل فقدانك
    Bir makine, dakikalar içerisinde milyonlarca makale okuyabilir veya milyonlarca göze bakabilir. TED الآلة يمكنها قراءة ملايين المقالات أو تشخّص ملايين العيون في غضون دقائق
    Senin için her şeyi yapardım. Senin için vurulmayı bile göze alırdım Keats. Open Subtitles كنت مستعد لأفعل أي شيئ من أجلك كنت مستعداً لتلقي رصاصة بدلا منك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد