Şununla başla güçlü olmaya çalıştım ama açlık beni yendi. | Open Subtitles | كوني كهذا حاولت أن أكون قوية لكن الجوع كان كثيرًا |
Bir hukukçu olarak, tüm müvekkillerim için çok güçlü olmaya çalışırım. Çünkü bu benim için çok önemli. Fakat onu incinmiş ve çaresiz halde gördüğümde güçlü olmak çok zordu. | TED | و كمحامية، أحاول أن أكون قوية جداً أمام كل موكل لدي، لأن ذلك مهم جداً بالنسبة لي، و لكن رؤيتها، كيف كانت مكسورة الخاطر و ضعيفة جداً، كانت رؤيتها صعبة جداً. |
güçlü olmaya çalış. | Open Subtitles | كوني قوية |
Benden istediğin gibi güçlü olmaya çalışacağım. | Open Subtitles | سأحاول أن أكون قوياً كما تريدني أن أكون. |
Ve kabadayılar sırf güce tepki verdiklerine göre, şu andan itibaren, çok daha güçlü olmaya hazırlıklı olacağız. | Open Subtitles | وحيث ان الاستبداد لا يرد إلا بالقوة من الآن فصاعدا ساكون مستعدا لأن اكون اقوى |
Tatlım, güçlü olmaya çalıştığını biliyorum ama bu atlatılması zor bir şey. | Open Subtitles | عزيزتي , اعرف بأنك تحاولي ان تكوني قوية لكن ماحدث , يحتاج منا التعامل معه |
Belki de şu anda senin için güçlü olmaya çabalıyordur. | Open Subtitles | حسنا، ربما انها تحاول ان تكون قوية بالنسبة لك الآن. |
Kız kardeşim ve özellikle yeğenlerim için güçlü olmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول أن أكون قوية من أجل أختي وأولادها |
Gerçek şu ki, doktorların ne kadar endişelendiğini Lucas'ın nasıl dehşete düştüğünü görüyorum bu yüzden bunların üstesinden gelmek için güçlü olmaya çalışıyorum ama korkuyorum, anne. | Open Subtitles | الحقيقة هى ، لقد رأيت مدى أضطراب الطبيب وكم كان (لوكاس) مرتعباً وأنا احاول أن أكون قوية ، يا أمى |
- Burada güçlü olmaya çalışıyorum Jacob ama başımız dertte ve ne yapacağımı bilemiyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول أن أكون قوية هنا، (جاكوب)، لكننا في مشكلة، ولا أعرف ماذا نفعل. |
güçlü olmaya çalışıyordum, çünkü Tandy'nin de bunu isteyeceğini biliyorum. | Open Subtitles | يجب أن أكون قوية لأنني أعلم ذلك لم يكن (تاندي) يريد ذلك |
güçlü olmaya çalıştım ama... | Open Subtitles | حاولت أن أكون قوية ولكنني... |
Sadece takımım için güçlü olmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أحاول أن أكون قوياً من أجل فرقتي. |
güçlü olmaya çalıştım, düşüncelerimle baş başa kaldım. | Open Subtitles | حاولت أن أكون قوياً, وجلست مع افكاري. |
Ve kabadayılar sırf güce tepki verdiklerine göre, şu andan itibaren, çok daha güçlü olmaya hazırlıklı olacağız. | Open Subtitles | وحيث ان الاستبداد لا يرد إلا بالقوة من الآن فصاعدا ساكون مستعدا لأن اكون اقوى |
Her zamanki gibi güçlü olmaya çalışırsınız. | Open Subtitles | لذا تحاولين أن تكوني قوية كالعادة |
Seçilmiş olmak için güçlü olmaya gerek yok, benim kafam büyük. | Open Subtitles | المختار لا يجب أن تكون قوية. أنا كبير مثل هذا. |