Dogum günün için aklına başka bir şey gelmiyor mu? | Open Subtitles | الا تستطيعين التفكير فى شئ أخر تريدينه لعيد ميلادك؟ |
- Dilerim doğum günün için araba alırsın. | Open Subtitles | آمل أن تحصلي على سيّارة كهديّة لعيد مولدكِ, ورخصة قيادة. |
İyi haber,karının doğum günün için sana oral yapmayı kabul etmesidir. | Open Subtitles | الخبر السار هو قبول زوجتك أن تمص قضيبك في عيد ميلادك |
Doğum günün için gidip özel bir şeyler yapmaya çalışayım aldığım minnet de bu olsun! | Open Subtitles | أحاول تقديم شيء مميز في عيد مولدك، وهذا هو الشكر الذي ألقاه، لقد أفسدت كل شيء الآن |
Hey, oğlum, sonunda doğum günün için eve geldin demek! | Open Subtitles | يا بنى ، لقد عدت أخيراً إلى البيت من أجل عيد ميلادك |
Peki doğum günü çocuğu, yarın ki büyük günün için ne yapmak istersin? | Open Subtitles | اذن يا فتى عيد الميلاد ما الذي تريد ان تفعله ليومك الكبير غدا؟ |
Doğum günün için bir şeyler yapacaktık. | Open Subtitles | كان من المفترض ان نفعل لك شي لعيد ميلادك |
Doğum günü hediyesi, ancak, senin doğum günün için değil. | Open Subtitles | انها هدية عيد ميلاد لك ولكنها ليست لعيد ميلادك |
Doğum günü hediyesi, ancak senin doğum günün için değil. | Open Subtitles | انها هدية عيد ميلاد لك ولكنها ليست لعيد ميلادك |
- Senin hediyen. Doğum günün için ne istediğini biliyorsun. | Open Subtitles | اوه وانت تعلمين ما تريدينه لعيد ميلادك هذا رائع |
Doğum günün için sana meyveli kek alırsam yılbaşında birbirimizi daha iyi tanıyınca sana gerçek bir hediye alırım diye düşündüm. | Open Subtitles | لقد خمنت ان احضر لكى كعكه فاكهه لعيد ميلادك سوف احضر لكى هديه جيده فى الكريسماس عندما نعرف بعضنا اكثر من ذلك |
Geçen haziran doğum günün için şu yürüyüş ayakkabılarını gönderdi. | Open Subtitles | أرسل لك احذية السير لعيد ميلادك في يونيو الماضي |
Sana doğum günün için bir "Prada" çanta verdiler. | Open Subtitles | لأنهم أحضروا لك هدية كبيرة في عيد ميلادك |
Resimli bir defter hazırlıyordum. Doğum günün için bir sürpriz olacaktı. | Open Subtitles | كنت أعد سجل قصاصات مفاجأة لك في عيد ميلادك |
Bu hafta sonu doğum günün için ne yapıyorsun? | Open Subtitles | ماذا تفعل في عيد ميلادك في هذه العطلة الأسبوعية؟ |
Neyse, 16. yaş günün için sana hediyem şu: | Open Subtitles | المهم، هديتي لك في عيد ميلادك الـ16 أن أريك |
Bunu doğum günün için saklıyordum ama, sanırım buna artık ihtiyacımız var. | Open Subtitles | كنتُ أحتفظ بها من أجل عيد ميلادك و لكن أعتقد أننا بحاجتها الآن |
İkinci iş günün için fena değil, ha. | Open Subtitles | ليس سيئاً ليومك الثاني في العمل, أليس كذلك؟ |
İki, üç yıl önce doğum günün için sana bundan almamış mıydık? | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic} ألَمْ نشتري واحداً كهذا لعيدِ ميلادك منذ سنتين أو ثلاث؟ |
Bir tanesini aradığını biliyordum bende doğum günün için sana aldım. | Open Subtitles | . كنت أعلم أنك تتطلعين لواحدة فاشتريتها لأجل عيد ميلادك |
Hayır, konsere gidecektik. Doğum günün için, yani bugün. | Open Subtitles | لا، نحن كنا سنذهب للحفل بمناسبة عيد ميلادك، و الذي هو اليوم |
Doğum günün için aramıştım. Ara beni. | Open Subtitles | أريد التحدث معك بشأن عيد ميلادك إتصل بي |
Bu özel günün için bir şey getirdim. | Open Subtitles | و أحضرت لك شيء ما من أجل يومك الخاص |
Yani, hepimiz senin doğum günün için buradayız ve şimdi oturtulacağız. | Open Subtitles | , أقصد , كلنا هنا من اجل عيد ميلادكِ و سوف نجلس الآن |
Hâlâ doğum günün için ne istediğini söylemedin bana. | Open Subtitles | مازلت لم تخبرينى ما تريديه فى عيد ميلادك؟ |
Ve her neyse, doğum günün için sana en iyi dileklerimi sunar ve olduğun gibi kalmanı dilerim. | Open Subtitles | وعلى كلٍ، لك أطيب التمنيات بعيد ميلادك وابقي كما أنت |