"günden daha" - ترجمة من تركي إلى عربي

• من يوم
• من يومين
• من يومٍ

Onu bir günden daha uzun istiyorum. Onu bütün hafta sonu istiyorum.
اريده اكثر من يوم اريده فى كل نهايه الاسبوع

Kumsaldaki bir günden daha güzel birşey olamaz.
ليس هناك شيئاً أفضل من يوم جميل في الشاطيء

Bir günden daha kısa bir süre sonra, 149 milyon km ötede Dünya genelindeki iletişimi taşıyan kablolar kıvılcım saçmaya başlıyor.
فى أقل من يوم واحد وبعيداً بحوالى 93 مليون ميل الكابلات التي تحمل إتصالاتنا عبر الأرض بدأت بالشرارة

Beni iki günden daha fazla üst üste görmeye alışkın değil.
ليست معتادة على رؤيتي أكثر من يومين متتاليين

iki günden daha az zamanda dört kişiyi öldürdüler.
لقد قتلوا اربعة اشخاص في اقل من يومين.

Bir günlük geçiş izni ver. Bir günden daha fazla olabilir.
يحتاج إلى شارة دخول ليوم واحد - قدّ يطول الأمر لأكثر من يومٍ -

Benim hakkımda öğrenmen gereken ilk şey huzurumun kaçması için bunun gibi bir günden daha fazlası gerekir.
هناك شيء واحد تعلّمه عني سريعًا يتكلّف الأمر أكثر من يوم واحد لتزعج هذا الطير

4 cm daha kısalmam için ofiste zorlu bir günden daha fazlası lazım.
نعم. يحتاج الأمر أكثر قليلا من يوم متعب في المكتب

Öyle yakın ki, yörünge turu bir günden daha kısa sürüyor.
إنه قريبٌ للغاية بحيث يستكمل دورته في أقلّ من يوم

Ama bazen acısı olduğu günden daha büyük. Bazı şeylerle savaşamazsın.
ولكن يوم ما، يُصبح الألم أسوأ من يوم الحادثة.

Bu yılın sonunda, bin euro dan ve bir günden daha az bir zamanda genomunuzdaki üç milyon bit bilginın dizilimini yapabileceğiz.
في نهاية هذه السنة سنكون قادرين على سلسلة الثلاثة ملايين بت من المعلومات في الجينوم الخاص بك في أقل من يوم وبأقل من ألف يورو

Sahilde geçireceğin bir günden daha güvenli.
انها أفضل من يوم على الشاطئ فتاة

Kemirgen istilasını temizlemek bir günden daha uzun sürer.
القوارض تأخذ أكثر من يوم للتخلص منها

İki günden daha az vaktimiz kaldı.
لديناأقل من يومين

İki günden daha az bir süre içinde onu haber yapacağını biliyordun.
أقل من يومين ليجعلها تتكلم

İki günden daha az.
-أقل من يومين

Ben de seninle birlikte bir günden daha çok yaşayıp ellerinle yaptığın yemekleri yemek istedim.
أنا أيضًا... أردت العيش معكِ لأكثر من يومٍ واحد. و أن أتناول الطعام الذي تُعدينه لأجلي بيديكِ.

Şimdi bir günden daha az vaktim var.
الآن لديّ أقلّ من يومٍ واحد