ويكيبيديا

    "güney kore'" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • كوريا الجنوبية
        
    • الكورية
        
    Güney Kore ve Endonezya'da kadınlar neredeyse yarım milyon firmaya sahip. TED في كوريا الجنوبية و اندونيسيا النساء تملك نحو نصف شركات الدولة
    1950'lerde Güney Kore son derece yoksul bir ülkeydi ve çok yozlaşmıştı. TED خلال عقد الخمسينيات، كانت كوريا الجنوبية دولة فقيرة بائسة. وكان يعمُّها الفسـاد.
    Yeterli parayı kazanır kazanmaz, Güney Kore'den 2. el araba getirteceğim. Open Subtitles حالما يصبح لدي نقود سأبدأ بأستيراد السيارات المُستعملة من كوريا الجنوبية
    Güney Kore Hükümeti, Kuzey Koreliler ile gizli bir şeyler yapıyor gibi görünüyor. Open Subtitles الحكومة الكورية الجنوبية يَبْدو أنهم لا يعلمون بالحركة السرية الجنوبية مَع الكوريين الشماليين
    Kuzey ve Güney Kore, Kore Savaşından bu yana, 63 yıldır ateşkes halindeler. TED وقّع الجنوب والشمال هدنة لمدة 63 عامًا، منذ نهاية الحرب الكورية.
    10 yıl kimliğimi sakladıktan sonra Güney Kore'ye gitme riskini alma TED ولهذا، وبعد عشر سنوات من إخفاء هويتي قررت المخاطرة بالذهاب إلى كوريا الجنوبية
    Güney Kore'de yaşamak, yerleşmek umduğumdan çok daha zordu. TED كان الإستقرار في كوريا الجنوبية تحدياً أكبر مما توقعته
    İngilizce Güney Kore'de çok önemliydi ve bu yüzden 3. dilimi öğrenmek zorundaydım. TED كانت اللغة الإنجليزية مهمة جداً في كوريا الجنوبية لذا إضطررت لأن أبدأ تعلم لغتي الثالثة
    Ailemin özgürlüğü için her şeyi yaptım, çok yaklaşmıştık, ama ailem Güney Kore konsolosluğunun biraz uzağında hapse atılmıştı. TED فعلت كل شيء لأحرر عائلتي وكدنا أن نفعلها لكن عائلتي زجت في السجن على بعد مسافة قصيرة من سفارة كوريا الجنوبية.
    Sonunda uzun bir yolculuktan sonra ben ve ailem Güney Kore'de tekrar bir araya gelmiştik. TED وأخيراً، بعد رحلتنا الطويلة، إجتمع شملي بعائلتي في كوريا الجنوبية
    Ve yurtdışında yaşıyorduk, babamın çalıştığı yerde, Güney Kore'de. Orada bir tek İngilizce kanalı vardı. TED وكنا نعيش في الخارج، كنا نعيش في كوريا الجنوبية حيث كان يعمل والدي، حيث كان هناك قناة واحدة فقط باللغة الإنجليزية.
    Bu kızların da benzer çizgi filmlerle büyüdüklerini öğrendim. Tek farkı propagandanın Güney Kore ve ABD karşıtı olmasıydı. TED وعلمت أيضًا أن هؤلاء الفتيات كبرن وهن يشاهدن كرتونًا مشابهًا، لكنه حملة إعلامية ضد كوريا الجنوبية والولايات المتحدة.
    Örneğin 2018'de Güney Kore'nin başkanı yolsuzluğa bağlı suçlamalarla 25 yıllık hapis cezasına çarptırıldı. TED على سبيل المثال: في عام 2018، صَـدَرَ حكمٌ بمعاقبة رئيسـة كوريا الجنوبية بالسجن 25 سنة. بتـهم تتعلق بالفساد.
    Yani, Tayvan bunu çok güzel yaptı, İzlanda çok güzel yaptı, Almanya, hepsi farklı stratejilerle, Güney Kore. TED قامت تايوان بذلك بطريقة رائعة، وأيضاً آيسلندا وألمانيا، باستراتيجيات مختلفة، كوريا الجنوبية.
    O orospu çocuğu Güney Kore'de kendi komutanını öldürmüş. Open Subtitles إبن العاهرة قتل قائده في كوريا الجنوبية.
    Güney Kore ve Çin zirveyi yukarıya çıkarmak için zirveleri uçurmayı denediler. Open Subtitles هو حاول ضرب اسفين بين كوريا الجنوبية والصين.
    Güney Kore müttefik bir ülke. Güneye doğru gidecektir. Open Subtitles كوريا الجنوبية حليف لنا كانت لتتجه جنوباً
    Güney Kore ordularını hareketlendirin. Bana başkanı bağlayın, hemen! Open Subtitles حرك القوات الكورية الجنوبية واعطنى الرئيس, الان
    Güney Kore ordularını hareketlendirin. Bana başkanı bağlayın,hemen! Open Subtitles حرك القوات الكورية الجنوبية واعطنى الرئيس, الان
    Ama bizim Güney Kore'mizde... sadece iki bacağını kullanarak, her tarafı gezebilirsin. Open Subtitles ولكن بجمهوريتنا الكورية ،فباستخدامك لقدميك فقط ستستطيع المشي عبر البلاد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد