Güzel, çünkü aslında oturma odasının da biraz değişikliğe ihtiyacı olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | جيد . لأنني كنت أفكر بالحقيقة أن غرفة الجلوس بحاجة لبعض الإثارة |
Güzel, çünkü şimdi suratına kapatıyorum... ve duyduğundan emin olmak istedim. | Open Subtitles | ... جيد, لأنني سأعلق عليك الآن وأردت أن أتأكد أنك سمعته |
Güzel, Çünkü senin bu düşüncelerin senin ofisin için tamamen uygulanabilir. | Open Subtitles | جيد, لأن فكرة ان توجد في مكتب كهذا قابلة للتطبيق تماما |
Güzel. Çünkü hepiniz elinizden gelenin en iyisini yapmalısınız. | Open Subtitles | جيد , لأن ما عليكم القيام فيه هو ما تقدرون عليه |
Güzel, 'çünkü eve gidip bir duş almak istiyorum. | Open Subtitles | جيّد . لأنّي أريد العودة إلى المنزل وآخذُ حمّاماً. |
Güzel çünkü biz de Rachel'e 3 ton su almıştık. | Open Subtitles | جيد لأننا سنعطي رايتشل 800 جالون من الماء |
Güzel, çünkü size aktarmak istediğim bilgiler var. | Open Subtitles | جيد .. لأنه لدى بعض المعلومات لأنقلها لك |
Bu gayet güzel, çünkü ilerleyiş göstermişti ki, teleskop ne kadar büyükse o kadar küçük ayrıntılar görülebiliyor. | TED | الآن، هذا رائع لأن الحملة بالتلسكوبات الكبيرة تعد بأن كلما كبر المنظار، كلما أمكننا رؤية تفاصل أدق |
Güzel çünkü onu da yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | جيد, لأنني لا أظن أنه يمكنني أن أصنع ذلك |
Güzel, çünkü kirli bir yelek istemezdim. | Open Subtitles | ذلك جيد لأنني لا أريد الحصول على تلك الصدرية المتعرقة المتسخة |
Güzel, çünkü o dört yılın tamamından faydalanmayı düşünüyorum. | Open Subtitles | جيد, لأنني تخطط لاتخاذ الاستفادة من كل أربعة من هؤلاء. |
Güzel, çünkü gelirken tavuğunun birazını yedim. | Open Subtitles | جيد, لأنني أكلت بعض من الدجاج على الطريق إلى هنا |
Bunu duymak Güzel çünkü inanılmaz şeyler yapabilen bir adam çok işime yarayabilir. | Open Subtitles | هذا جيد لأنني قد أستغل رجل يمكنه أن يفعل أشياء مدهشة |
Güzel çünkü Apollo'daki hakemler de burada. | Open Subtitles | جيد لأن الحكام من أبولو موجودون شارلز ولنجتون |
Güzel. Çünkü yüzde 25 zam hiç de küçümsenecek bir zam değil. | Open Subtitles | هذا جيد لأن علاوة بقيمة 121 بالمئة تستحق الفخر |
- Güzel. Çünkü ikimiz de babamın sonunu nasıl olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | جيد لأن كلانا يعرف الى أين انتهى به الأمر |
Güzel çünkü harika birisin. | Open Subtitles | جيّد. لأنّي أظنّ أنّكَ رائع حقاً. |
Bu çok Güzel çünkü onu on yıl önce kaybettik. | Open Subtitles | و هذا جيد لأننا فقدنا والدي منذ عشر سنوات |
Güzel, çünkü sizinle tanışmak için bir saat sonra burada olacak. | Open Subtitles | جيد, لأنه سيكون هنا خلال ساعة لكي يقابلك |
güzel, çünkü sana söylemem bir çok şey var. | Open Subtitles | رائع, لأن لدي الكثير مما أرغب إخباركِ به |