Bütün riskleri göze alarak gerçeği söyledi. | Open Subtitles | لقد واجه المخاطر، قال الحقيقة... و أنا... |
Nihayet gerçeği söyledi. Çocuk Flaman bir köylü. | Open Subtitles | قال الحقيقة أخيراً إنه فلاح فلمنكي |
gerçeği söyledi, tek amacınız da buydu zaten. | Open Subtitles | تفاوضنا عليه من قبل - لقد قال الحقيقة - |
- Ve gerçeği söyledi. | Open Subtitles | - لقد قال الحقيقة. |
O gerçeği söyledi. | Open Subtitles | لقد قال الحقيقة! |
O da gerçeği söyledi. | Open Subtitles | قال الحقيقة |
Karasakal gerçeği söyledi. | Open Subtitles | (بلاكبيرد) قال الحقيقة |