ويكيبيديا

    "gerçeğini değiştirmez" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يغير حقيقة
        
    • يغيّر حقيقة
        
    • تغير حقيقة
        
    • يغير الحقيقة
        
    • يغير واقع
        
    • لا يغيّر واقع
        
    • يغير الواقع
        
    • يغير من حقيقة
        
    • يغيّر الواقع
        
    • هذا لا يغير
        
    Lakin bu savaş belasını üzerimize bizzat kocanızın çektiği gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles لكن هذا لا يغير حقيقة إن زوجك أتى بالحرب إلينا
    Ne olursa olsun, Miyuki'nin senin yüzünden öldüğü gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles هذا لا يغير حقيقة أنك أنت من تسبب في موت ميوكي
    Bunun için teşekkür ederim, ama bu hâlâ benim gerçek Carson Beckett olmadığım gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles شكرا لهذا ولكنه لا يزال لا يغير حقيقة اني لست كارسون بيكيت الحقيقي.
    Bu sırf biriyle yatmak için kötü bir karar verdiğin gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles هذا لا يغيّر حقيقة أنّكَ اتخذتَ قراراً خاطئاً لأنّكَ أردتَ ممارسة الجنس
    Ölmüş olması, onunla yatmış olduğun gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles حقيقة أنها ميته لا تغير حقيقة أنك نمت معها
    Aynı fikirdeyim Sayın Yargıç ama bu kanun güçlerinin buna dahil olmadığı gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles أنا أوافق , جلالتك , لكن هذا لا يغير الحقيقة أن القانون لم يكن متورطاً فى ذلك.
    Çok cömert bir teklif Dedektif ama annenizi yine de adaleti engellemekten tutuklayacağımız gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles صحيح أنه عرض سخي أيها المحقق، إلا أنه لا يغير واقع أنه ما يزال بإمكاننا اعتقال والدتك بتهمة عرقلة العدالة
    Ama bu, Wal-Mart'a yapacağım her satışın dünyaya yardım ettiği gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles ولكن لاحد يغير حقيقة ان وال مارت سيبع بمليون دولار في اليوم ساعد في انقاذ العالم
    Özür, vejetaryen çocuğa tavuk-pilav yapması için baskı yaptığın gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles الأسف لا يغير حقيقة أني اضطررت أن أصنع بعض الأرز و الدجاج مع ذلك الشخص النباتي
    Tamam, harika, ama bu benim görüşmeyi istemediğim gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles حسناً ، ذلك رائعاً ، لكنه لن يغير حقيقة عدم رغبتي لحضور هذه المقابلة
    Farklı zaman ve mekanda olabilirsiniz ancak bu uzun ve muhtemelen güzel bir geçmişiniz olduğu gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles ربما يكون فى وقتاً أخر ومكاناً آخر الآن ، لكن هذا لا يغير حقيقة أنكم يا رفاق تاريخاً طويلاً وجميلاً سوياً
    O konuda savunmasızız ama yine de bu, kıymetli bir hastamızdan diğerine vermek için karaciğer çaldığınız gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles نعم هذا صحيح سيدتي ونحن في موقف ضعيف على هذه الجبهة لكن هذا لا يغير حقيقة
    Neye dönüşmüş olursan ol, bu, kimsem yokken bana baktığın gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles مهما أصبحت عليه هذا لا يغير حقيقة قمتِ بأيوائي حينما لم يكن لدي أي أحد
    Benim kızkardeşim bağlanıp eşek sudan gelinceye kadar dövülmeyi hak eden, karı peşinde koşan bi köpek ... .. ama bu seni kendi hayatından daha fazla sevdiği gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles بأن أختي مراهقة ذات عينان فارغتان تستحق أن تُقيَّد وأن يقوم أحد بضربها لكن ذلك لا يغير حقيقة أنها تحبك أكثر من حبها لحياتها
    Ama bu, kendini acındırmak için yalan söylediğin gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles ولكن هذا لا يغيّر حقيقة أنك كذبت عليّ لاستدرار عطفي
    Muhteşem. Ama bunu onun yaptığı gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles لكنّ هذا لا يغيّر حقيقة أن هذا ما يفعله.
    "Bir maçta kötü oynamış olması Kevin Tyler'ın elit bir oyuncu olduğu gerçeğini değiştirmez." Open Subtitles لعبة سيئة واحدة لا تغير حقيقة أن كيفين تيلور قد ينضم إلى صفوف من نخبة اللعبة أتسمع ذلك ؟
    Gerçeği istediğin gibi saptırabilirsin fakat bu, Marco'nun ailesi olmasını hakeden muhtaç bir çocuk olduğu gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles هل تعرف, أنت تستطيع أن تدير الحقيقة كما تشاء... ولكن ذلك لا يغير الحقيقة أن ماركو طفل يستحق العيش مع عائلة.
    Ama bu, çocuğu tek bildiği hayattan söküp aldığınız gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles لكن هذا لا يغير واقع أنكم تنتزعوا هذا الطفل بعيداً... من الحياة الوحيدة التي عرفها.
    Bu, Audrey'nin kolunda iğneyle Jacks'te değil, burada olduğu gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles ذلك لا يغيّر واقع أنها هنا الآن وليست في ملهى "جاك" حيث توجد إبرة في ذراعها.
    Dinle, sadece 3 gün yanında kaldım ama bu kızım olduğun gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles لكن هذا لن يغير الواقع انكي ابنتي . انت اكثر شئ مهم لي على هذه الارض
    Ama bu bize 600 bin dolar borcun olduğu gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles لكن هذا لا يغير من حقيقة أنك مدين لنا بستمائة ألف دولار
    İstediğin kadar bana öyle bak, yine de bu, bu işte beraber olduğumuz gerçeğini değiştirmez. Open Subtitles لأنّ هذا لا يغيّر الواقع... نحن في هذه المسألة معاً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد