Ayrıca uyarıcı dürtü adı verilen bir rahatsız bir his duyuyorum tik gerçekleşmeden hemen önce ve özellikle onlara direnmeye çalıştığımda. | TED | وأحصلُ أيضًا على هذا الشعور غير المريح الذي يسمى الاندفاع الأولي، قبل حدوث التشجنات اللاإرادية مباشرةً، ولا سيما عندما أحاول مقاومتها. |
Yumurtalar yumurtlama gerçekleşmeden hemen önce anestezi halindeki bayandan ultrason eşliğinde iğne sokularak geri alınır. | TED | تُستخرَج البويضات قبل حدوث الإباضة و عندما تكون المرأة تحت التخدير من خلال إبرة موجهة بالأمواج فوق صوتية |
Hayır, takas gerçekleşmeden önce uydunun yerini alması gerekiyor. | Open Subtitles | لابد أن يكون القمر الصناعي في مكانه قبل حدوث التبادل |
Eğer çıkış noktalarını tespit edebilirsek belki de aberasyonları daha gerçekleşmeden düzeltebiliriz. | Open Subtitles | إن توصلنا لوسيلة تكشف مصدرهم فربما يتسنى لنا إصلاح الانحرافات قبل حدوثها. |
Uyanık'ın teknolojisi gerçekleşmeden önceki olası Amerika saldırılarını görüyor. | Open Subtitles | تكنولوجيا اليقظة تتوقع الهجمات على أمريكا قبل حدوثها |
O halde bu gerçekleşmeden harekete geçeceğiz. | Open Subtitles | علينا أنْ ننقل المعركة إليها قبل حدوث ذلك |
Evler daha zordur. O olay gerçekleşmeden önce evleri iyice öğrenseydim, yardımı olurdu. | Open Subtitles | الأماكن أصعب تخيلها سيساعد لو كنت أعرفهم جيداً قبل حدوث الأمر |
Gebeliği gerçekleşmeden engellemeyle ilgileniyorum. Benim için değil. | Open Subtitles | أنا مهتمه بمعرفة عقار يمنع من حدوث الحمل ليس من اجلي. |
Gebeliği gerçekleşmeden engellemeyle ilgileniyorum. Benim için değil. | Open Subtitles | أنا مهتمه بمعرفة عقار يمنع من حدوث الحمل ليس من اجلي. |
Onu nereye götürdüklerini bulup bu gerçekleşmeden hapı ağzından alalım. | Open Subtitles | ما لم نكتشف لأين أخذوه لننقذه قبل حدوث هذا. |
Pekâlâ, o zaman bu gerçekleşmeden onu bulmamız lazım. | Open Subtitles | حسناً ، يتوجب علينا إيجادها إذن قبل حدوث ذلك |
Bu gerçekleşmeden önce kaç iyi insan daha yok olacak peki? | Open Subtitles | وكم عدد الأخيار الذين سيُقتلون قبل حدوث ذلك؟ |
Belki de bu mucize gerçekleşmeden önce şüphelenmemiz içindir. | Open Subtitles | ربما هذا لمجرد الترقب قبل حدوث المعجزة |
Satış gerçekleşmeden önce yüz yüze görüşmek istiyorlar. | Open Subtitles | سيريدون لقاءَ وجهاَ لوجه قبل حدوث البيع |
Olay gerçekleşmeden hemen önce Gates de ortadan kaybolduğuna göre, bir şekilde onun da parmağının olduğunu düşünüyoruz. | Open Subtitles | بما أن " جيتز " أخذ غياب بحدث قبل حدوث هذا نفترض أنه متورط ببعض هذه الأمور |
Neden kesintinin olduğu akşam Miles'ı arayıp gerçekleşmeden beş saniye önce elektriğin gideceğini söyledi? | Open Subtitles | ولم في ليلة الانقطاع اتصل (ب(مايلز ليخبره بانقطاع الكهرباء قبل خمسة ثوان من حدوث ذلك؟ |
gerçekleşmeden önce zamanda geri gidip olayları engelleyemiyorsan zaman makinesinin ne anlamı var ki? | Open Subtitles | ما الفائدة من حصولي على آلة الزمن إن لم يكن بمقدوري أن أعود وأمنع الأشياء من حدوثها ؟ |
Şiddet olaylarının, cinayetin ve terörizmin daha gerçekleşmeden tespit edilip önlendiğini hayal edin. | Open Subtitles | تخيلوا إنتشار موجات العنف، والجريمة والإرهاب يمكن كشفها ومنعها قبل حدوثها |
Hayatım sen sadece gerçekleşmeden hissediyorsun. | Open Subtitles | حبيبتي ...من المؤكَد انك تشعرين بها أبكر قليلاً من وقت حدوثها |