gerçekmiş gibi görünmese bile meydana oluşan aşklar. | Open Subtitles | الحب الذي لن يتحقق، بالرغم من انه يبدو حقيقي |
Bana tamamen gerçekmiş gibi geliyor. | Open Subtitles | الأمر كلهُ يبدو حقيقي بالنسبة لي |
Evet ama bu izlenimi gerçekmiş gibi göstermek başına bela açacak. | Open Subtitles | أجل، وسيلجأ إلى بعض المشاكل الأساسية لجعل ذلك الوهم يبدو حقيقياً |
Ellerimi aynı anda çırpınca, tamamen gerçekmiş gibi gözüküyor. | Open Subtitles | ،أترى؟ عندما أصفق بيدي في الوقت ذاته يبدو حقيقياً تماماً |
gerçekmiş gibi geldi, değil mi? | Open Subtitles | الصوت يبدو كأنه حقيقي أليس كذلك ؟ |
Yine de onları gerçekmiş gibi hatırlıyorum. | Open Subtitles | رغم ذلك، أتذكرهم كأنهم حقيقيون |
O gerçekmiş gibi görünür ve gerçekmiş gibi hissedersin. | Open Subtitles | يبدو الأمر حقيقياً و تشعرين بأنه حقيقي |
Sen söylemedikçe hiçbir şey gerçekmiş gibi gelmiyor. | Open Subtitles | أقصد، لا شيء أشعر به حقيقي إلا إذا كنت موجوداً لأخبرك. |
Sakalı gerçekmiş gibi. | Open Subtitles | اللحية تبدو حقيقيّة |
- gerçekmiş gibi hisseddiyorum. | Open Subtitles | وهو يبدو حقيقي. |
Bana tamamen gerçekmiş gibi geliyor. | Open Subtitles | الأمر يبدو حقيقي بالنسبة لي |
Bana tamamen gerçekmiş gibi geliyor. | Open Subtitles | الأمر يبدو حقيقي بالنسبة لي |
Her şeyi sanki gerçekmiş gibi düşünelim olur mu? | Open Subtitles | فقط تذكروا دعونا نجعله يبدو حقيقياً |
Bana gerçekmiş gibi gözüktü. | Open Subtitles | و لكنه يبدو حقيقياً بالنسبة لي. |
- Ve bir hayal değil, gerçekmiş gibi duruyordu... - 752, 752... | Open Subtitles | ولم أكن أشعر أنني أحلم. كان كل شيء يبدو حقيقياً... |
gerçekmiş gibi geldi, değil mi? | Open Subtitles | الصوت يبدو كأنه حقيقي أليس كذلك ؟ |
gerçekmiş gibi hissetmiyorum. | Open Subtitles | لا يبدو الأمر حقيقياً |
Eğer buna inanarak büyüdüysen bunlar sana gerçekmiş gibi gelir. | Open Subtitles | إذا أنتي أعتقدتي به سيصبح التفكير به حقيقي |
Hepsinin size gerçekmiş gibi geldiğine inanıyorum. | Open Subtitles | أنا أصدق أن كل هذا حقيقي بالنسبة لكَ |