"gerektiğini düşünüyor" - ترجمة من تركي إلى عربي

• يظن أن
• تظن بأن علي
• تعتقد أن علينا
• انه يظن أنه يجب أن نكون
• يعتقد أن علينا
• يرى بأنه ينبغي
• يظن أنّ علي
• يظن بأنه يجب أن
• يعتقد أننا يجب
• يعتقد أنه يجب أن
• يعتقد أنه يجدر بنا
• يعتقد أنها يجب أن
• يعتقد انه يجب
• يعتقدان أنني في حاجة إلى
• أنّ عليّ

Onlara terbiyeli olmayı öğretmemiz gerektiğini düşünüyor.
يظن أن علينا أن نلقنهم بعض العادات الحميدة

Dua etmeye başlamam gerektiğini düşünüyor.
تظن بأن علي ان ابدأ بالدعاء

Evet, bir sürü ilaç denedik.. ..ama hiçbirine cevap vermedi. Kocasını aramamız gerektiğini düşünüyor musun?
أجل ، و لم تستجب لأي علاجٍ أعطيناه لها ألا تعتقد أن علينا الإتصال بزوجها؟

Çıkıp onu aramamız gerektiğini düşünüyor.
انه يظن أنه يجب أن نكون بالخارج نبحث عنه

Dumian bir dahaki sefere yok etme iksirleri kullanmamız gerektiğini düşünüyor.
أتعلمين ، ديمون يعتقد أن علينا أن نستخدم جرعات القهر المرة القادمة

Hastane daha kötü durumda olanın daha iyi yeri alması gerektiğini düşünüyor.
والمستشفى يظن أن من يعاني من حالة أسوأ يأخذ الموقف الٔافضل

Akademi Ödülü adayı, televizyonda çalışmam gerektiğini düşünüyor.
مخرج ترشح للأوسكار يظن أن عليّ القيام بالتلفزة

Rosa evlilikten vazgeçmem gerektiğini düşünüyor.
روزا" تظن بأن علي إلغاء الزفاف"

Ölmüş olması gereken insanlara ölülermiş gibi davranmamız gerektiğini düşünüyor.
تعتقد أن علينا معاملة الناس الذين كان يجب موتهم كما لو أنهم ميتون

Rakibim fuhuşla mücadele etmek adına gözetim kameraları yerleştirip müşterileri utandırmak gerektiğini düşünüyor.
خصمي يعتقد أن علينا أن نحارب الدعاره بزيادة أجهزة التصوير لإحراج الزبائن

Bayrağın yarıya indirilmesi gerektiğini düşünüyor.
يرى بأنه ينبغي أن يحلق منكساً

Kaçınız bu tasarıyı imzalamam gerektiğini düşünüyor?
كم شخصاً منكم يظن أنّ علي التوقيع على القانون؟

Çocuklar iyi, ama doktor benim bir gün boyunca dinlenmem gerektiğini düşünüyor.
الأولاد بخير لكن الطبيب يظن بأنه يجب أن آخذ اليوم كأستراحة

Evet, seni çıkarmamız gerektiğini düşünüyor.
نعم ، إنه يعتقد أننا يجب أن نخرجكِ

Bir parçam nükleer programım olması gerektiğini düşünüyor, diğer kısmım güvenilir olmadığımı düşünüyor.
جزء مني يعتقد أنه يجب أن يكون لي برنامج نووي، الجزء الآخر يعتقد أنّه لا يمكن أن أكون موضع ثقة.

Kim Bayan Zlatavich'i merkeze getirmemiz gerektiğini düşünüyor?
كل من يعتقد أنه يجدر بنا اعتقال آنسة ( زلاتفيتش ) ؟

Peter, onun evlilik sözleşmesi imzalaması gerektiğini düşünüyor.
بيتر يعتقد أنها يجب أن توقع اتفاق ما قبل الزواج من؟

Gray sınır karakolundakilerden birkaçıyla gitmem gerektiğini düşünüyor. Doğru değil mi?
. جراي يعتقد انه يجب ان اخد مجموعة من رجال دورية الحدود اهذا كله ؟

Delirmenin eşiğindeyim, ama ailem davranışlarımı düzeltmem gerektiğini düşünüyor.
لقد أوشكت أفقد عقلي ووالداي يعتقدان أنني في حاجة إلى تقويم للأهداف

Evet, Lightman şu adamı kontrol etmek için sizin de benimle gelmeniz gerektiğini düşünüyor, o yüzden haydi gidelim.
حسنٌ ، (ليتمان) يظن أنّ عليّ أنتّ آتي بالأثنين للتحقيق معهما ، هيّا بنا.