ويكيبيديا

    "getirdiler" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • جلبوا
        
    • لقد أحضروا
        
    • أحضروه
        
    • أحضروها
        
    • أحضروني
        
    • احضروا
        
    • أحضروك
        
    • أحضرونا
        
    • جلبوه
        
    • يجلبون
        
    • يحضرون
        
    • جلبونا
        
    • احضروني
        
    • جعلوا
        
    • جلبوك
        
    Ruhlar dünyasına son zamanlarda gelen insanlar buraya karanlık ve öfke getirdiler Open Subtitles الأشخاص الذين قدموا إلى عالم الأرواح مؤخرا , قد جلبوا الظلام والغضب
    Pençeyi buraya getirdiler. Yara da taze. Kılıcında da yeşil kan var. Open Subtitles لقد جلبوا مخالب الوحش إلى هنا والجرح حديثاً وسيفه مُلطّخاً بالدماء الخضراء
    Bana Subway kahvaltı sandviçi getirdiler. Open Subtitles لقد أحضروا لى شطيره المترو من الخبز المسطح
    Onu buraya getirdiler, çünkü yasal olarak buna zorunlular. Open Subtitles أحضروه إلى هنا لأنه يجب عليهم ذلك قانونياً
    Bak, bu toprak yeni, dışarıdan getirdiler, yeni. Open Subtitles انظري، هذه الأرض جديدة أحضروها من الخارج إنها جديدة
    Beni çarşıdan getirdiler, berbere götürdüler, elbise verdiler, böylece filmde oynuyorum. Open Subtitles لقد أحضروني من وسط المدينة دفعولي تكاليف الحلاقة و بعض الملابس حتي أستطيع التمثيل في الفيلم
    Yüzlerce gönüllü getirdiler, onları gruplara ayırdılar ve çözmeleri için çok zor problemler verdiler. TED احضروا المئات من المتطوعين و وضعوهم في مجموعات و اعطوا لهم مشاكل صعبة جداً لحلها.
    Seni ne zaman getirdiler? Open Subtitles متى أحضروك إلى هنا يا فرانك ؟ هل أنت بخير ؟
    Çok hoş karşıladılar. Koca bir paspas ve kurabiye getirdiler. Open Subtitles كانوا لطفاء مع الموضوع، جلبوا ممسحَة كبيرة و ثم بسكويت
    Mimarlar geldiğinde, bu şeyleri bizlere getirdiler, ve muhtemelen bu gibi şeyleri daha once görmüştünüz. TED حينما جاء المعماريون، جلبوا لنا هذه الأشياء، وعلى الأرجح أنكم رأيتم شيئاً كهذا.
    Facebook'un önünde Tahrir Meydanı'na develeri getirdiler. TED فمقابل الفيسبوك, جلبوا الجِمال في ميدان التحرير،
    Kuliste sıramın gelmesini beklerken beni sahneye çıkarmak yerine beş tane adamı kulise getirdiler ve hepsi oradaki sehpanın etrafına oturdu. TED وكنت أنتظر وراء الكواليس لكي أبدأ، وبدلاً من استدعائي إلى المسرح، جلبوا إليَ خمسة أشخاص جلسوا معي حول طاولة صغيرة.
    Yanlarında çatlağın iki yöne de açılmasını sağlayacak yeni bir istasyon getirdiler. Open Subtitles لقد أحضروا واحدة جديدة معهم ليجعلوا الشِقّ يعمل في الإتجاهين
    Ben de tam yatağını yapıyordum aslında dün satın aldım ama geç getirdiler. Open Subtitles لقد كنت أجهز سريرك للتو لقد أحضروه أمس
    Kahveni afiyetle iç. Bu sabah eşekle getirdiler. Open Subtitles استمتع بالقهوة أحضروها على البغال هذا الصباح
    Beni götürebilecekleri bir sürü hastane varken buraya getirdiler. Sence bu kader değil mi? Open Subtitles من بين كلّ المشافي التي قد يأخذوني إليها، أحضروني إلى هنا، ألا تراه قدراً؟
    Laboratuara kadınlar getirdiler. Yanılmıyorsam beş kadın. Kadınlara, içinde suni semen bulunan servikal başlıklar yerleştirdiler. TED فأحضروا النساء الى مخبرهم .. واعتقد انهم احضروا 5 نسوة وتم تعريتهن .. وتم حقنهم على عنق الرحم خاصتهم بسائل منوي صناعي
    Seni buraya kardeşlerle aynı sebepten getirdiler böylece biz münasebetsiz şeyler yaparken kimse bizi duymaz. Open Subtitles هل تعرف لماذا أحضروك هنا؟ لنفس السبب الذي يحضروا لأجله المستجدين لأن أحداً لن يسمع صراخهم و هم يؤذونهم
    Buraya getirdiler. Oyuncak dolu bir odaya. Open Subtitles أحضرونا هنا مع الصبيين الآخرين
    O yüzden, buraya getirdiler. Tüm gece boyunca, tuvalette kustu. Open Subtitles لذا جلبوه إلى هنا وظل في المرحاض يتقيأ طوال الليل
    Evet, tarihi değiştirdiler bu konudan pek hoşnut olduğum söylenemez fakat buraya düzen ve huzur getirdiler. Open Subtitles نعم، أنها تلعب بالتاريخ وأنا لست مسرور جدا حول ذلك، ولكنهم يجلبون السلام والنظام.
    Kaymaklı fıstık ezmesi söyledim, onlar bana dondurma getirdiler. Open Subtitles انا اطلب زبدة الفول السوداني وهم يحضرون لي القليل جدا
    İndiğimizde.... ...bizi FEMA'nın Rogue River'ı tahliyesine yardım etmek için buraya getirdiler. Open Subtitles عندما هبطنا هم جلبونا هنا لمساعدة فريق وكاة الاغاثة من اجل اخلاء منطقة نهر روجو
    Beni buraya getirdiler ve emirleri beklememi söylediler. Open Subtitles لقد احضروني الي هذا المكانِ وأخبرَوني ان انتظر الأوامرِ الأخرى.
    Takipçilerimiz en sonunda Mushkin'i getirdiler, evlere girip yeni baştan dekore eden şu Georgetown teröristini. Open Subtitles في نهاية المطاف متحرونا جعلوا من جورجتاون ارهابية من يخترق بيوت الناس يقلد في النهاية وساماً
    Jaffa'larım seni buraya ben istediğim için getirdiler. Open Subtitles الجافا أتباعي جلبوك في حضرتي لأني أردت ذلك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد