Karısını getirene kadar ona hiçbir şey soramayız. | Open Subtitles | لا نستطيع أن نسأله عن شيء حتى نجلب زوجته. |
Evden karyolasını getirene kadar yerde yatar. | Open Subtitles | يمكنه النوم على الأرض حتى نجلب مهده من المنزل |
Ta ki o Eyalet Şampiyonluğu'nu size getirene kadar. | Open Subtitles | حتى نجلب إلى الدّيار بطولة الولاية تلك |
Grimaud'un kellesini getirene, yüz bin livre.. | Open Subtitles | مئة ألف ليفر للرجل الذي يحضر لي رأس غريمو |
Asayı bulup getirene mükafatlandırılacak! | Open Subtitles | هناك مكافأة للذي يحضر لي الصولجان |
Sen bana o dosyayı getirene kadar Conrad Harris ismini duymamıştım. | Open Subtitles | لم أسمع من قبل عن (كونارد هاريس) حتى أخبرتني بهذا الموضوع |
Ton balığını getirene kadar bekleyin! | Open Subtitles | انتظر حتى نجلب التونة |
O savaşçıyı bulup bana getirene istediği herşeyi vereceğim! | Open Subtitles | سأعطي أي شيء لمن يحضر لي هذا البطل |
Bu iki şerefsizin kellesini getirene.... iki günlük izin. | Open Subtitles | يومينعطلةلمن... يحضر لي رأسي الوغدين |
Sen bana o dosyayı getirene kadar Conrad Harris ismini duymamıştım. | Open Subtitles | لم أسمع من قبل عن (كونارد هاريس) حتى أخبرتني بهذا الموضوع |