Siz çoğu politikacı gibi değilsiniz. | Open Subtitles | يم , انتى لست مثل معظم السياسيين |
Oradaki sersemler gibi değilsiniz. | Open Subtitles | لست مثل هؤلاء البلهاء هناك |
Sizin bir şey diyeceğinizi düşünmedim. Siz çok iyisiniz. Kuzeniniz gibi değilsiniz. | Open Subtitles | انت لطيفة لست مثل قريبك |
Sadece, siz kızlar beklediğim gibi değilsiniz. | Open Subtitles | إنما أنتم لست ما كنت أتوقعه. |
Siz insanlar TV'de gösterlien komünistler gibi değilsiniz. | Open Subtitles | أنتم لستم مثل الشيوعيون الذين يظهرون على التلفاز |
Aslında göründüğünüz gibi değilsiniz, değil mi? | Open Subtitles | أنت لست كما تبدو , أليس كذلك؟ |
Siz babanız gibi değilsiniz, Ajan Booth. | Open Subtitles | أنت لست مثل أباك، أيّها العميل (بوث). |
Beklediğim gibi değilsiniz. | Open Subtitles | أنت لست ما كنت أتوقع. |
Güvenemeyeceğim arkadaşlarım gibi değilsiniz. | Open Subtitles | انا معجب بكم ياشباب انتم لستم مثل اصدقائى الذى لا يمكننى تصديقهم |
Evet öyle ama siz diğer çocuklar gibi değilsiniz. | Open Subtitles | أجل، إنه كذلك، لكنكم لستم مثل الصغار الآخرين. |
Hiç tanıdığım gibi değilsiniz. | Open Subtitles | أنت لست كما عهدتك. |