Şunu söylemeliyim ki; senin gibi güzel bir kadının yanında çalışamazdım. | Open Subtitles | يجب أن أخبركِ، لن أقدر على العمل مع امرأة جميلة مثلكِ. |
Neden senin gibi güzel bir kız Noel tatili için bir yabancının evine gider ve dahası nasıl olur da Cumartesi gecesini benim gibi bir morukla geçirir. | Open Subtitles | لماذا أضايقك بتلك الأسئلة الكثيرة؟ أتسائل لماذا فتاة جميلة مثلكِ تذهب إلى منزل غرباء في عشية عيد الكريسماس |
Ama Anna gibi güzel bir kadin için bu sikici hayati yasamak biraz erken. | Open Subtitles | بالنسبة لامرأة جميلة مثل آنـا فإنه من السابق لاوانه لروحها أن تسحق بمثل هذا القبيل يجب علينا إنقاذها |
Senin gibi güzel bir kızın silahla ne gibi bir işi olur söyler misin,Ilsa? | Open Subtitles | عقلي اخبرني فتاة لطيفة مثلك ماذا تفعل بمسدس ها ليسا؟ |
Senin gibi güzel bir kadın bu kadar çok içmemeli. | Open Subtitles | سيده بمثل جمالك لا يجب أن تشرب كثيراً |
Bence Amanda gibi güzel bir ismi hatırlardım. | Open Subtitles | أعتقد أنا أَتذكّرُ a اسم جميل مثل أماندا. |
Sizin gibi güzel bir kız Prag'ın en berbat semtinde ne arıyor? | Open Subtitles | ما الذي تفعله فتاة جميلة مثلك في هذا الجزء الفظيع من براغ؟ |
Sizin polis gücünüz var ... - Beni şaşırtan sizin gibi güzel bir kız ... | Open Subtitles | بالأحرى هو أمر غريب أن ترى سيده جميله مثلك |
Senin gibi güzel bir kızın Noel tatilini geçirmek için niçin bir yabancının evine geldiğini üstüne üstlük Cumartesi akşamını niye benim gibi bir morukla geçirdiğini merak ediyorum. | Open Subtitles | أتسائل لماذا فتاة جميلة مثلكِ تذهب إلى منزل غرباء في عشية عيد الكريسماس و فوق كل هذا، تقضي ليلة السبت مع رجل عجوز مثلي |
Eğer benim sevgilim olsaydınız sizin gibi güzel bir bayanla tartışmazdım. | Open Subtitles | أتعلمين , لو كنتِ رفيقتي , لما لما تشاجرت , مع سيدة جميلة مثلكِ |
Senin gibi güzel bir kızın bir erkek arkadaşı yok mu? Uh, hayır, yok. | Open Subtitles | فتاة جميلة مثلكِ ليس لديها صديق حميم؟ لا, ليس لدي |
Biz hep senin gibi güzel bir kızın, Kağıt üstünde ganster olan | Open Subtitles | اتعلمين ، جميعنا تساءلنا كيف لفتاة جميلة مثلكِ |
Senin gibi güzel bir sey burada dururken niye biri ona bu kadar hediye getirsin ki? | Open Subtitles | الآن ، لمَ سيرسل شخصٌ ما مجموعة من الطرود عندما تكون جميلة مثلكِ جالسة هناك؟ |
Senin gibi güzel bir kızın böyle bir mahallede ne işi var? | Open Subtitles | إذًا، ماذا تفعل فتاة جميلة مثلكِ في حيّ مثل ذلك؟ |
Gerçek şu ki, bizim Kate gibi güzel bir kadına bakıp, ve kendi kendine şöyle diyorsun, "ona mutlaka sahip olmalıyım". | Open Subtitles | اخبرنى الحقيقة الحقيقة هي انها امرأة جميلة مثل كايت هناك |
Rusty gibi güzel bir kızın talepleri vardır, ha? O beni seviyor: | Open Subtitles | جميلة مثل راستي في حاجة إلي أشياء ؟ |
- Olay sadece dış görünüş değil ve Charlotte gibi güzel bir kadın bunu anlıyor. | Open Subtitles | - ليس الأمر كله عن المظاهر كما تظن00 و إمراة جميلة مثل شارلوت تدرك ذلك0 |
Bu güzeldi. Böyle bir yerde senin gibi güzel bir kızın ne işi var? | Open Subtitles | هذه واحدة جيدة ما الذي تفعله فتاة لطيفة مثلك |
Biliyorsunuz, Wonderworld gibi güzel bir yerde çalışırken pek çok güzel şey oluyor, özellikle Orrin Sanderson ve Dave Thornton Amca gibi müdürleriniz varsa. | Open Subtitles | عندما تعمل فى مكان جميل مثل "ووندر وورلد" خصوصا عندما يكون رؤسائك فى العمل أشخاصاً مثل "أورن سندرسون" والعم "ديف ثورنتون" "ولنيمانعالعم"ديف... |
Senin gibi güzel bir kızın devletin çok gizli karşı casusluk laboratuvarında ne işi var böyle? | Open Subtitles | إذاً ماذا تفعل فتاة جميلة مثلك في مختبر أدوات حكومي سري جداً لمكافحة التجسس كهذا؟ |
Sizin gibi güzel bir bayana yardım etmektense akşamdan kalan çöpleri temizlemeliyim. | Open Subtitles | اوه ، نعم ، اود ذلك.. بدلاً من العمل في هذا اليوم أن اخدم شابه جميله مثلك |