Esrar gibi tadı var işte, sizi ibneler! | Open Subtitles | طعمه مثل سيجارة حشيش ايها الشواذ |
Sarhoş bir şeker hastası çişi gibi tadı. | Open Subtitles | طعمه مثل بول رجلٌ .مُصاب بالسكّريّ |
Kulak kiri gibi tadı. Nasılsın Russell? - İyiyim, Booth. | Open Subtitles | لاتشرب بيرة موريكان, طعمها كالمعدن كيف حالك, روس؟ |
Zamanı geldiğinde bir domuz gibi tadı olacak. | Open Subtitles | وحين يأتي الوقت لذلك فيجب علي القول, طعمها سيبدو كخنزير |
Kül tablası gibi tadı var. Ama işe yarıyor. | Open Subtitles | له مذاق مثل منفضة سجائر لكنّه يفي بالغرض |
Kül tablası gibi tadı var. Ama işe yarıyor. | Open Subtitles | له مذاق مثل منفضة سجائر، لكنّه يفي بالغرض. |
Rulo köfteden nefret ederim. Kedi maması gibi tadı var. | Open Subtitles | أنا في الواقع أكره رغيف لحم مذاقه مثل طعام القطط |
Tavuk gibi tadı var, gerçekten. | Open Subtitles | طعمه كالدجاج , حقاً |
Birkaç alkolü karıştırdım biraz şeker, kahve ve bir şeyler daha ekledim ve tıpkı Kahlua gibi tadı oldu. | Open Subtitles | لقد خلطت مزيجين من الكحول معاً ووضعب بعض السكر والقهوة وبعض الخردة ويبدوا أن طعمه مثل مشروب (كلوا) |
Baharatlı kırmızı vodka gibi tadı var. | Open Subtitles | ممم طعمه مثل فودكا حمراء حارة |
- Ağzınının tropikal meyve gibi tadı var. | Open Subtitles | فمك طعمه مثل حلوى قوشرز |
Görünüşü karides gibi, tadı şeker gibi ve tamamen organik! | Open Subtitles | إنها تبدو مثل الجمبرى و طعمها مثل الحلوى |
Zaten sidik gibi tadı vardı. | Open Subtitles | فعلى أى حال طعمها مثل طعم البول |
Bu elmanın plastik gibi tadı var. | Open Subtitles | . هذا التفاحة طعمها كالبلاستيك |
Küflü peynir ve pislik gibi tadı var. | Open Subtitles | مذاقه مثل الجبن الازرق و السماد |
Taşşakla demlenmiş yarrak gibi tadı var. | Open Subtitles | مذاقه مثل قضيب نُقعت به خصيتان |
Tavuk eti gibi tadı. | Open Subtitles | طعمه كالدجاج - طعمه كالدجاج - |