Hayatım boyunca, sizin gibilerden kaçmak için arka kapıları kullandım. | Open Subtitles | قضيت أغلب حياتي أختار الأبواب الخلفية لتفادي أمثالك |
Son zamanlarda sizin gibilerden etrafta çok az var. | Open Subtitles | القليل من أمثالك يوجدون حولنا في هذه الأيام |
Gösterişli gözlemevini sen ve Superman gibilerden gizleyebilir ama benden değil. | Open Subtitles | لقد عٌين ليكون راصداً للكون مخفي عن أمثالكم وسوبرمان لكن ليس منُي. |
- Evet. Benim gibilerden korkmalısın. | Open Subtitles | هذا صحيح ، يجب أن تبقى مرعوبا من أمثالي. |
Babası arkadaşımdı. Biri onu senin gibilerden korumalı. | Open Subtitles | والدها كان صديقى يجب ان يحميها احدهم من امثالك |
Ve ağlarını benim gibilerden mi korumak zorunda? | Open Subtitles | و من المفترض به أن يحمي شركتهم من الأشخاص مثلي |
Ve böylece, birkaç şilin değerindeki domuz pastırması ve kuru üzüm çalmış Elizabeth Powley gibilerden Avustralya'nın halkı oluştu. | Open Subtitles | لذا ، أتى إلى استراليا "أناس مثل "اليزابيث باولي والتي سرقت ما قيمته القليل من لحم الخنزير والزبيب |
Selam, Shelly. Hala okulu Rachel gibilerden korumaya mı çalışıyorsun? | Open Subtitles | مرحباشيلي, هل مازلت تحاولين حماية المدرسه من أمثال رايتشل؟ |
Yine de senin gibilerden çok ötedeyiz. | Open Subtitles | لكن ما نزال أعلى منزلةً بكثير مِن أمثالك |
Onun gibi adamlardan değil, senin gibilerden hoşlanıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أُحب الأشخاص أمثاله. أنا أُحب الأشخاص أمثالك. |
Yüzüne gülümsese bile içinde sizin gibilerden nefret ediyor. | Open Subtitles | رُبما يبتسمُ لك، ولكن في داخله .يكرهُ الرجال أمثالك |
Ben senin gibilerden emir almam! Bu doğru. | Open Subtitles | أنا لَنْ أَستلمَ أيّ أوامر مِنْ أمثالك |
Bunu türümü sizin gibilerden kurtarmak için yapıyorum. | Open Subtitles | .. أنا أفعل هذا , لأحمي نوعي من أمثالك |
Gerçek "sen"den ve içinde yaşattığın senin gibilerden! | Open Subtitles | إنهم أفضل مما أنت عليه حقًا ومن أمثالك |
Senin gibilerden iğreniyorum. | Open Subtitles | الناس أمثالكم يثيرون اشمئزازى. |
Şehri sizin gibilerden koruduğum için çok mutluyum. | Open Subtitles | سعيدة أننى أحمى المدينة من أمثالكم |
Sizler benim gibilerden pek hoşlanmazsınız. | Open Subtitles | أنتم لا تحبون أمثالي. |
Benim gibilerden uzak dur. | Open Subtitles | ابتعدي عن الأشخاص أمثالي |
Kardeşimi seviyorum ve onun abisi olarak görevim onu senin gibilerden korumak. | Open Subtitles | انظر ، انا احب واختي ، وكأخيها الكبير من واجبي ان احميها من الرجال امثالك |
Ve ağlarını benim gibilerden mi korumak zorunda? | Open Subtitles | و من المفترض به أن يحمي شركتهم من الأشخاص مثلي |
Ben düşmanlarım için kaygılı değilim. Benim kaygım Alaric ve Jeremy gibilerden yana. | Open Subtitles | لستُ قلقة بشأن أعدائي، بل بشأن أناس مثل (آلاريك) و(جيرمي) |
Henry gibi insanları senin gibilerden korumak için buradayım. | Open Subtitles | سبب وجودي في هذه الحياة هو حماية الرجال أمثال (هنري) من رجالٍ أمثالك |
Eğer senin gibi insanlar, benim gibilerden ne olduğunu öğrenmezse o halde neyin anlamı olabilir ki? | Open Subtitles | إذا لم يتعلم الناس مثلك مما حدث لأشخاص مثلي إذن، ماهو الموضوع بحق الجحيم؟ |
Benim gibilerden hoşlandığını düşünüyorum. Öyle mi? | Open Subtitles | اعتقد انك تزعجين دائماً الناس الذين مثلي |