ويكيبيديا

    "gidersek" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ذهبنا
        
    • غادرنا
        
    • رحلنا
        
    • خرجنا
        
    • نَذْهبُ
        
    • ذهابنا
        
    • توجهنا
        
    • مضينا
        
    • تحركنا
        
    • سلكنا
        
    • عدنا
        
    • إذا ذهبت
        
    • وذهبنا
        
    • نذهب إليه
        
    • اتجهنا
        
    Baska bir yere gidersek, farkli olacak. Belki ayni tatta bile olmayacak. Open Subtitles إن ذهبنا إلى مكان آخر، سيكون مغايراً ولكن ربما ليس بنفس الجودة.
    Eğer oraya gidersek, o kokuşmuşlardan çok daha ateşli piliçlerle tanışabiliriz... Open Subtitles ان ذهبنا الى هناك سنقابل فتيات جميلات لايمكن مقارنتهم بهذه الفتيات
    Şiddetten arınmış bir yere gidersek hiç de tehlikeli olmaz. Open Subtitles ليس إذا ذهبنا إلي مكان أمن تماماً من أي عنف
    Eğer tapınaktan ayrılıp Grafton'a yaşamaya gidersek, o zaman çocuklarım bana geri verilecek. Open Subtitles يقول أننا إذا غادرنا الملجأ وذهبنا للعيش في جرافتون فأن أولادي سيرجعان لي
    Şimdi gidersek kalacak bir yer de dahil hiçbir şeyimiz olmayacak. Open Subtitles لو رحلنا الان لن يكون بحوزتنا شيئ ولآ مكان لنذهب أيه
    Belli bir yere belirli bir saatte gidersek boyuta girecegimize ve belirli bir kisiyle görüsecegimize dair güçlü belirtiler bulmustu. Open Subtitles ‫وتلقت تعليمات تفيد أننا إذا ذهبنا ‫إلى مكان معين وفي وقت معين ‫فسندخل إلى البعد ‫وسنتواصل مع شخص معين ‫
    Belli bir yere belirli bir saatte gidersek boyuta gireceğimize ve belirli bir kişiyle görüşeceğimize dair güçlü belirtiler bulmuştu. Open Subtitles ‫وتلقت تعليمات تفيد أننا إذا ذهبنا ‫إلى مكان معين وفي وقت معين ‫فسندخل إلى البعد ‫وسنتواصل مع شخص معين ‫
    Ama başkente gidersek, iki ordu ve üç ejderhayla gideceğiz. Open Subtitles ولكن إذا ذهبنا إلى العاصمة، سنذهب بجيشين، سنذهب بثلاثة تنانين،
    Ve belli ki ne kadar geçmişe gidersek, daha az bilgiye sahip olağız. TED ومن الواضح أنه كلما ذهبنا للماضي، قلّت المعلومات لدينا.
    Yani bu oldukça iyi bir haber, peki bu biz Mars'a gidersek hayatı kolayca bulabileceğiz manasına mı gelir? TED إذًا فهذه أخبار جيدة جدًا، ولكن هل ذلك يعني أننا إن ذهبنا هناك، هل سيكون العثور على الحياة شيئًا سهلًا؟
    Sahile gidersek, kokusunu duyabiliriz, değil mi? TED إذا ذهبنا إلى الشاطئ، يمكننا أن نشم رائحة المحيط، صحيح؟
    Dijital kameralarımızı nereye gidersek gidelim yanımıza almayı unutmuş olabiliriz, ama çok azımız telefonlarımızı unuturuz. TED قد نغفل عن حمل كاميراتنا الرقمية معنا أينما ذهبنا ،لكن الأقلية القليلة منا تنسى حمل هواتفها
    Şunu söyleyebilirim ki, Holmes'ün bakışlarını incelediğimde biz nereye gidersek gidelim o inatla bizim adımlarımızı takip eden tehlikeden uzaklaşamayacağımız endişesi anlaşılyordu. Open Subtitles استطيع القول بانه بفحصه الدقيق لكل وجه بانه كان مقتنعا,بانه اينما ذهبنا لن نبتعد عن الخطر
    Oraya gidersek onu riske atabileceğimizi düşünüyor. Open Subtitles تقول اننا لو ذهبنا هناك, فقد تتعرض للخطر
    Ne kadar erken gidersek, o kadar iyi. Onları o sırada ele geçireceğiz. Open Subtitles و لم لا كلما ذهبنا أسرع كان هذا أفضل لقد جعلناهم ينسحبوا
    gidersek bizi havada keklik gibi vururlar. Open Subtitles لو غادرنا الأن.. سنكون كالبط في لعبة الرمايه
    Tamam, eğer şimdi gidersek, hep lanetli kalırız. Open Subtitles حسنا ، إذا غادرنا الان ، سوف نلعن مع كل إقامة
    Buradan gidersek, tekrar başlamak zorunda kalırız ve bunu yapmayacağım. Open Subtitles إذا غادرنا سيتوجب علينا أن نبدأ من جديد لن أفعل ذلك
    Hayatımın geri kalan kısmında da seni sevmek istiyorum ama eğer birlikte gidersek onu yitiririz. Open Subtitles أن أحبك كما أحبك الآن وحتىنهايةحياتي.. إن رحلنا سنفقده
    Yarın buradan gidersek, bu teklifin hâlâ geçerli olacak mı? Open Subtitles إذا خرجنا من هنا غداً هل مازلت ترغبين بالرحيل ؟
    Hayvanat bahçesine gidersek sen bizimle gelmiş olursun. Open Subtitles إذا نَذْهبُ حديقةَ الحيوانات، أنتَ الذي تَذْهبُ مَعنا.
    Ayrıca, yarın alışveriş merkezine gidersek, ayakkabı dükkanına da gidebiliriz. Open Subtitles أتعلم أيضاً، عند ذهابنا للمركز التجاري يمكننا الذهاب أيضاً لمتجر الأحذية
    Ona bodoslama gidersek, hiçbir şey elde edemeyiz. Open Subtitles و إذا توجهنا إليه مباشرةً،فـ.. لن نحصل منهُ على شيء.
    Eğer WABAC'ı geleceğe kurarsak ve çok, çok hızlı gidersek kendi çekimsel alanımızı oluşturmuş oluruz zaman dilimi sürekliliğindeki yırtığın eşiti ve zıttı. Open Subtitles لو ذهبنا الى المستقبل و مضينا بسرعة كبيرة سوف ننشا حقلا مغناطيسيا
    Simdi gidersek, gün batmadan varabiliriz. Open Subtitles لو تحركنا الآن يمكننا فعل ذلك قبل الغروب
    Ben de düşündüm de Batı Yakası anayolundan gidersek, Chamber yolunu geçeriz. Open Subtitles اذهب من طريق إف.دى.روزفلت سيكون اسرع بكثير سنتعطل اذا سلكنا الجانب الغربى من الطريق السريع
    11 yıl geriye gidersek, yani YouTube ve Facebook gibi siteler henüz doğmamışken, benzer bir hikaye vardı. TED وإذا ما عدنا 11 سنة للوراء قبل إنشاء مواقع كاليوتيوب والفايسبوك فإن القصة كانت مشابهة.
    O yöne gidersek okyanusa doğru gideceğimizi söylüyor... Open Subtitles يقول إذا ذهبت لذلك الطريقك، أنت فقط ستذهب أبعد داخل البحر.
    Doğuya gidersek gideceğimiz yere varırız. Open Subtitles اذا واصلنا السير ناحية الشرق سوف ينتهي بنا الحال إلى ما هو مفترض أن نذهب إليه
    150 kilometre Güneydoğu'ya gidersek orada bir Norveç kampı var. Open Subtitles لو اتجهنا 150 كيلو متر جنوب شرق من هنا سنجد القاعدة النرويجية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد