Eve gidiyorlardı ancak kazazedeler gemiye varmadan başka bir engelle daha karşılaştılar. | Open Subtitles | كانوا ذاهبين للديار و لكن قبل أن يصل الناجون إلى السفينة قابلهم عائق آخر |
Senin sevdiğin Japon restoranına gidiyorlardı. | Open Subtitles | نعم هم كانوا ذاهبين إلى ذلك المطعم الياباني الذي تحبينه |
Çünkü Boston'a gidiyorlardı ve bu yüzden Boston'a doğru devam ettiler. | Open Subtitles | لانهم في طريقهم الى بوسطن أتمنى فقط أن يكونوا قد استمروا فى التوجه الى بوسطن بلا توقف |
Michael ve Barry duruşmaya doğru gidiyorlardı. | Open Subtitles | ومايكلوباري شَقَّ طريقهم إلى الإستدعاءِ. |
Merkeze gidiyorlardı çünkü tanıdıkları birileri kayıptı. | Open Subtitles | . . متجهون إلى منتصف المدينة متجهون إلى منتصف المدينة لأن هناك من يعرفونه مفقود |
Şu an bulunduğum yerden batıya doğru gidiyorlardı. | Open Subtitles | إنهم متجهون باتجاه الغرب من موقعي الحالي |
Ücra bir yere gidiyorlardı ama orada geçidi koruyan biri vardı. | Open Subtitles | كانوا متجهين إلى منطقة نائية، لكن كان هناك شخص ما، يحمي هذا المسار. |
Geçen gün gördüğün şu ele geçirilmiş çocuklar batıya mı gidiyorlardı? | Open Subtitles | ...الأطفال المسخرين اللذين رأيتهم ذلك اليوم هل كانوا متوجهين للغرب؟ |
Ben dışarı çıktığımda arabayla gidiyorlardı. | Open Subtitles | -لقد قاد مبتعدًا حين خرجت |
Peki, hangi yöne gidiyorlardı? | Open Subtitles | حسناً ، إلى أين إتجاه كانوا ذاهبين إذن ؟ |
Yemek yapmak için eve gidiyorlardı. | Open Subtitles | كانوا ذاهبين الى المنزل ليُعدون العشاء |
Singapur'a. Haftaya gidecekmiş. Tamam, Amy'yle konuş belki ailece tatile gidiyorlardı. | Open Subtitles | (حسناً، تحدّث إلى (أيمي تعرف ما إذا كانوا ذاهبين في عطلة |
Tam gidiyorlardı ama bizi duydular. | Open Subtitles | لقد كانوا في طريقهم للمغادرة لكنهم سمعونـا |
Thorwald'lar tren istasyonuna gidiyorlardı dediler. | Open Subtitles | ثورولد" وزوجتة كانوا فى طريقهم" إلى محطة القطار |
Thorwald'lar tren istasyonuna gidiyorlardı dediler. | Open Subtitles | ثورولد" وزوجتة كانوا فى طريقهم" إلى محطة القطار |
Geçen gün gördüğün şu ele geçirilmiş çocuklar batıya mı gidiyorlardı? | Open Subtitles | تلك الأطفال المستعبدين الذين رأيتهم أكانوا متجهون للغرب؟ |
Gittikleri yöne bakılırsa Rapp'in yerine gidiyorlardı. | Open Subtitles | ومن وجهتهم... عرفتُ أنتم متجهون لأرض آل" راب" |
Tekrar hareket ettikten sonra daha büyük bir kasaba olan Rio Grande'ye gidiyorlardı. | Open Subtitles | وعودة للاحداث مجدداً متجهون الآن الى اكبر مدينة في منطقة (ريو غراندي) |
Nehrin yukarısına doğru gidiyorlardı, özgürlüğe kavuşmaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | ,متجهين إلى أعلى النهر في محاولة للتحرر |
Ailesini daha dün gördüm. Nantucket'a gidiyorlardı. | Open Subtitles | رأيت والديه بالامس متجهين الى نانتوكيت |
Teksas' a doğru gidiyorlardı. | Open Subtitles | كانوا متوجهين إلى تكساس |
Ben dışarı çıktığımda arabayla gidiyorlardı. | Open Subtitles | -لقد قاد مبتعدًا حين خرجت |
İnsanlar binlerce yıl boyunca İA olmadan da geçinip gidiyorlardı. | Open Subtitles | الناس يتوافقون بخير لآلاف السنين بدون الكحوليين المجهولين |