ويكيبيديا

    "girdiğimde" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • دخلت
        
    • دخولي
        
    • دخلتُ
        
    • مشيت
        
    • اقتحمت
        
    • عندما بدأت
        
    • عندما جئت
        
    • عندما خرجت
        
    • عندما ذهبت
        
    • عندما ذهبتُ
        
    • عندما أتيت إلى
        
    • عندما أدخل
        
    • عندما ادخل
        
    • أسير إلى
        
    • عندما وصلت إلى
        
    İçeri girdiğimde bir bağ hissettim. Ve sen de hissettin bunu. Open Subtitles شعرت بتقارب بيننا عندما دخلت المكتب, واعتقد انك شعرت بذلك ايضاً
    O zaman neden buraya girdiğimde ikinci kadınmışım gibi hissettim? Open Subtitles لماذا شعرت إذاً أني المرأة الاخرى عندما دخلت إلى هنا؟
    Senin de tahmin ettiğin gibi sonradan hapse girdiğimde tuvalette sorun yaşadım. Open Subtitles عندما دخلت السجن لاحقاً كما ذكرت، واجهت مشاكل في الذهاب إلى الحمّام
    Ve Dave, ben tam girdiğimde, seyirciye doğru iğrenç bir koku sıkabilir misin? Open Subtitles ديف, هل يمكنكَ أن تبعث برائحةٍ كريهةٍ بإتجاه الحضور فوراً عند دخولي للمنصة
    Köye girdiğimde, Sunita'nın silüetini gördüm. TED عندما دخلتُ القرية، رأيت مجسمًا كبيرًا لسونيتا.
    Beni o kapıdan girdiğimde vurabilirdin. Neden bu tezgahı kurdun? Open Subtitles ،كان يمكن أن تقتليني حين دخلت لمَ هذه المسرحية ؟
    Ama bu yarışa girdiğimde, beni destekleyenlere bir söz vermiştim. Open Subtitles لكنني قطعتُ وعدًا عندما دخلت هذا السباق لمؤيديَ و أنصاري
    Aslında her şey saat 9'da okula girdiğimde oldu. 9:05'te Tanrı Krishna'yı gördüm. Open Subtitles ‏ ‎في الواقع ما حدث هو أنني دخلت الكلية في التاسعة صباحاً. ‏
    Adamlarını öldürüyorum ama eve girdiğimde onu öldürmeden önce Jodi'yi zaten öldürmüş oluyor. Open Subtitles فأطلقت النار علي رجاله، ثم دخلت المنزل أطلق النار عليها قبل أن أقتله
    İçeriye girdiğimde bir adamla konuşuyordu ben de aletlere yöneldim, aldım ve kaçtım. Open Subtitles ،حينما دخلت للمتجر ،المالك كان يتحدث لزبون فلذا ذهبتُ خُلسةً .للعدة فأختهم وهربت
    Ve içeri girdiğimde o masaya oturmuştu bile. Ve oturdum, o da, TED و عندما دخلت , كانت هي موجودة مسبقاً على الطاولة . وجلست , وقالت :
    Rüzgar işine girdiğimde doğal gaz dokuz dolardı. TED وفي الوقت الذي دخلت فيه مجال أعمال الطاقة الريحية، كان الغاز الطبيعي بتسعة دولارات.
    Hapse girdiğimde, sert, kızgın, incinmiştim. TED عندما دخلت السجن، كنت مريرًا وكنت غاضبًا وكنت مجروحًا.
    Bakın, ben hapse girdiğimde, bizim araba telefonlarımız bu kadardı ve taşınması için iki kişiye ihtiyaç vardı.. TED ترى، عندما دخلت إلى السجن، كانت هواتف السيارت بهذا الحجم وتتطلب شخصين لحملها.
    Belki ben içeri girdiğimde aradığın kızdır. Open Subtitles ربما تكون الفتاة التي اتصلت بها أثناء دخولي هنا
    Denny Moe'nin dükkânına ilk kez girdiğimde sadece saç kesmiyordu. TED في المرة الأولى التي دخلتُ فيها صالون حلاقة ديني مو، لم يكن فقط يقص الشعر.
    Ormana girdiğimde 17 yaşındaydım çıktığımda 21. Open Subtitles عندما مشيت في الأدغال كنت في السابعة عشرة من عمري و عندما خرجت منها كنت في الحادية و العشرين
    Bu laboratuara girdiğimde hepinizi camdan kabinlerde yatarken gördüm ve bilgisayar sistemlerine girip sizi uyarmak için kendi görüntümü oluşturdum. Open Subtitles عندما اقتحمت مختبر الجنون ورأيتكم نائمين في أنابيب زجاجيّة اخترقت الحاسوب وأنشأت صورة رمزية عن نفسي لكي أحذّركم
    Ve sınıfa ilk girdiğimde 13 öğrencim vardı, TED في البداية عندما بدأت الدراسة كان معي 13 طالبا،
    İçeri girdiğimde, yemin ederim seni bir rahibeyi öperken gördüm. Open Subtitles عندما جئت هنا اقسم بالله انى رايتك تقبل راهبه
    Bu sabah tuvalete girdiğimde de kan vardı. Open Subtitles كان هناك دماء عندما ذهبت للحمام هذا الصباح
    Mini bir etek ve iç çamaşırsız bir şekilde tek başıma bara girdiğimde böyle bir şey olmasını beklemiyordum. Open Subtitles لم أظن أنّ أيا من هذا سيحدث، عندما ذهبتُ للبار وحدي مرتدية تنورة و بدون أيّ ملابس داخلية.
    Buraya ilk girdiğimde burası çok temiz ve harika görünüyordu. Open Subtitles عندما أتيت إلى هنا أول مرة كان المكان جديد ولطيف ونظيف
    Bugün, 6 yaşında bir çocuğun annesi olarak Barnes ve Noble'a girdiğimde, şu görüntüyle karşılaşıyorum. TED اليوم، وباعتباري أما لطفل في السادسة عندما أدخل إلى مكتبة بارن ونوبل أرى هذا.
    Diyolağa girdiğimde, diğer tarafın benim bakış açımı algılamasını, görüşlerimin ve değerlerimin onlar üzerinde bir etki bırakmasını umut ederim. TED عندما ادخل في حوار, اكون على امل ان الجانب الاخر سوف يلتقط وجهة نظري, التي سوف اؤثر بها عليه افكاري وقيمي
    30 yıl önce bir odaya girdiğimde, sırf ben girdim diye havası değişirdi. Open Subtitles إسمعي, منذ 30 سنة كنت أسير إلى غرفة تلك الغرف تغيّرت لأنني كنت هناك
    İmha etmem gereken laboratuara girdiğimde çok sıradışı bir şey buldum. Open Subtitles عندما وصلت إلى المختبر أنا إفترضت للتحطيم... وجدت شيءا... غير عادي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد