Bir oyun tasarımcısına yapılan bir suikast girişimiyle başladı. | Open Subtitles | ..بدأت تتكشّف بمحاولة اغتيال مصممة اللعبة |
Başkan Dr. John Harper'ın anlattığı hikaye... basit bir intihar girişimiyle başlıyordu... 23 Mart 1958'de Los Angeles'da... 17 yaşındaki Sydney Barringer... | Open Subtitles | و التي حكاها جون هاربر، رئيس الاتحاد بدأت بمحاولة انتحار بسيطة سيدني بارينجر ابن السبعة عشر عاماً |
Başkan Dr. John Harper'ın anlattığı hikaye... basit bir intihar girişimiyle başlıyordu... 23 Mart 1958'de Los Angeles'da... 17 yaşındaki Sydney Barringer... | Open Subtitles | و التي حكاها جون هاربر، رئيس الاتحاد بدأت بمحاولة انتحار بسيطة سيدني بارينجر ابن السبعة عشر عاماً |
Evet. Onu hücrelere götürdüler, onu cinayet girişimiyle suçluyorlar. | Open Subtitles | لقد اخذوها للزنزانة, اتهموها بمحاولة القتل |
Bulduklarımın suikast girişimiyle hiçbir alakası olmadığını söyleyebilirsiniz. | Open Subtitles | إستنتاجات تبريء فنزويلا من إشتراكها في أي شيئ له علاقة بمحاولة اغتياله |
Ayrıca ayarladığı, suikast girişimiyle ilgili görüşmeye neden gitmediğini de açıklar. | Open Subtitles | أجل، وذلك يُبين بأن أراد اللقاء من أجل أن يهدّد بمحاولة الإغتيال |
Başkana düzenlenen suikast girişimiyle ilgili her türlü delile el koymak için iznimiz var. | Open Subtitles | مذكرة تفتيش وجلب لأي دليل مرتبط بمحاولة اغتيال الرئيس. |
Bu arada bombalama girişimiyle ilgili sizi suçlamanın bir yolunu bulacağız. | Open Subtitles | بالمناسبة... سنجد وسيلة لإتهامكَ بمحاولة التفجير |
Şu çocuk Farrell'sa ve dünden beri buradaysa muhtemelen soygun girişimiyle bağlantılı demektir, değil mi? | Open Subtitles | تعلم، لو هذا الفتى من الـ(فاريل) وكان هنا بالأسفل أمس يعني أنه ربما مرتبط بمحاولة الشروع في السطو، صحيح؟ |
Bayan Dunbar'ın suikast girişimiyle herhangi bir ilgisi olduğuna inanmak için hiçbir sebebimiz olmasa da kendisi öne sürülen iddialar hakkında sorgulayacağız. | Open Subtitles | ورغم أنه ليس لدينا سبب للاعتقاد أن السيدة (دانبر) كان لديها علاقة بمحاولة الإغتيال سنقوم باستجوابها بشأن هذه المحادثة المزعومة |