Bu bileklikteki her bir parça gittiğim bir yeri temsil ediyor. | Open Subtitles | وكل جزء من هذا السوار يمثل المكان الذى منت أذهب إليه |
İnsanlar kaybolduğumu farkedeceklerdir. Hergün gittiğim bir içki dükkanı var. | Open Subtitles | الناس سيشعرون باختفائي ، فهناك متجر شراب أذهب إليه كل صباح |
Sevdiğim biriyle sık sık gittiğim bir aile restoranı. | Open Subtitles | هناك مطعم مشهور تعودت أن أذهب إليه مع حبيبي السابق |
Okulun yakınında her zaman gittiğim bir ikinci el dükkanı vardı. | Open Subtitles | هناك متجر أغراض مستعملة بجوار المدرسة كنت معتادًا أن أذهب إليه كل يوم |
Eskiden Fransa'da gittiğim bir yeri anımsatırdı bana. | Open Subtitles | " ذكرني ذلك بمكان كنت أذهب إليه في " فرنسا |
O benim gittiğim bir dükkanda garson. Onu aramamı istemişti. | Open Subtitles | انها نادلة في المطعم الذي أذهب إليه. |
Sakin olmak için gittiğim bir yer var. | Open Subtitles | " هناك مكان أذهب إليه حينما أكون بحاجه للهدوء قليلاً" |
Sakin olmak için gittiğim bir yer var. | Open Subtitles | " هناك مكان أذهب إليه عندما أكون بحاجه لأن أهدئ" |
İşler kötüleşince gittiğim bir yer. | Open Subtitles | مكان أذهب إليه عندما يحل الظلام |
Ara sıra gittiğim bir yer. | Open Subtitles | أنه مكان أذهب إليه أحياناً . |