Evet. 20 yaşlarında, 1.65 boylarında ve gri bir paltosu var. | Open Subtitles | فى ال 20 من عمرة, طوله 165 سم, يرتدى سترة رمادية, |
Bu sabah gördüğümde açık gri bir takım elbisesi ve gri bir şapkası vardı. | Open Subtitles | وقد كان يرتدى بدلة رمادية فاتحة, وقبعة رمادية عندما قابلته صباح اليوم |
gri bir kanepe, gri bir halı, sarı Hint ağacından bir masa... ve büyük bir cibinlikli yatak. | Open Subtitles | كنبة رمادية, سجادة رمادية,طاولة بيضاوية من الخشب. وسرير ضخم ذو جوانب اربعة |
Üç ekip Ochada bahçeleri civarında metalik gri bir Honda'ya baksın. | Open Subtitles | أريد ثلاث وحدات للبحث عن سيارة "هوندا" فضيّة قرب بساتين "أوشادا" |
Onu gömmek için gri bir takım aldığını sanıyordum. | Open Subtitles | خلتُ أنكِ اخترتِ حلّة رماديّة لدفنهِ فيها؟ |
Güvenlik kameraları da düşük kalitede. gri bir fil, loş ışıkta, kameralarca kayıt edilememiş olabilir. | Open Subtitles | رمادى والشرائط قديمه والكاميرات جودتها سيئه |
Çiftin gri bir Mercury ile kaçtıkları bildirildi. | Open Subtitles | يعتقد أن الزوجين يسافران في سيارة ميركوري سيدان رمادية اللون |
Ve bir çeşit gri bir üniforma giyiyordu, ...tozlukları ve kepi vardı. | Open Subtitles | يعني شارب و كان يلبس بزة رمادية ذات أزرار و قبعة |
gri bir sakalı var gibiydi. 50'lerinin onlarında, 60'larının başlarında olabilir. | Open Subtitles | يبدو بلحية رمادية اواخر الخمسينات اوائل الستينات |
Neyse, dinleyin. gri bir Town, yeni model. | Open Subtitles | لكن على أي حال إنها سيارة رمادية اللون، نوع حديث |
Bir gece, gri bir limuzin yanaştı. O kaldırımın kenarında dikiliyordu. | Open Subtitles | في ليلة ما ، توقفت سيارة فاخرة رمادية ، وكانت تقف على الرصيف |
Tamam.15,yaşında 15. üstünde gri bir T-shirt var. | Open Subtitles | انه بالخامسة عشر يلبس فانيلة رمادية اللون |
gri bir karavan, penceresi ve plakası yok, sağ arka tekerleği de duvara sürtünmüş. | Open Subtitles | انها شاحنة رمادية اللون بلا نوافذ او لوحات والاطار اليمين الخلفي معطوب |
Beyaz t-shirt, kot pantolon ve açık gri bir mont giyiyor. | Open Subtitles | كان يرتدي قميصاً أبيض، وسروال جينز وسترة رمادية فاتحة |
Altında bir oyukla yarıya kadar kaldırılmış gri bir kaya ve oyuk da boştu. | Open Subtitles | وجدت صخرة رمادية مسطحة وتحتها حفرة فارغة. |
gri bir minibüsün arkasında samimi bir muhabbete girmeme konusunda kendime uzun bir süre önce söz verdim. | Open Subtitles | وعدت نفسى منذ وقت طويل بأن لا أتحدث من القلب للقلب فى صندوق سيارة فان رمادية |
Son görüldüğünde üzerinde somon rengi bir gömlek, gri bir ceket varmış ve bir görgü tanığının ifadesine göre ağzına marulları sığdıramıyormuş. | Open Subtitles | آخر مرة تمت رؤيته يرتدي سترة رمادية والشهود قالوا أن لديه مشكلة لأدخال الخس في فمه |
Kapiolani Bulvarı'ndan doğuya doğru yol alıyor. Metalik gri bir Malibu kullanıyor. | Open Subtitles | توجهة شرقاً، بشارع "كابيلاني"، تقود "ماليبو" فضيّة |
Metalik gri bir Porsche kullanıyordu. | Open Subtitles | يقوّد "بورش" فضيّة |
İki araba ötede büyük gri bir jip var. Altında saklanıp biz gidene kadar bekle. | Open Subtitles | هناك سيارتان في الخلف لونهما رمادى اريدك ان تختبئ تحتها حتى نذهب |