Şiddetli rüzgar altında, gemi hız treni gibiydi. | Open Subtitles | كنا في عاصفة بسرعه 45 عقدة و كانت السفينة مثل الأفعوانية |
Ülkenin en yeni ve en korkunç hız treni. | Open Subtitles | إنها الأفعوانية الأجدد، والأكثر إخافة في البلد |
hız treni getirtmek, ya da evcil hayvanlar ya da ateş yiyen palyaçolar. | Open Subtitles | إنها قطار الملاهي أو حديقة حيوانات أو مهرّجين يأكلون النار |
Bu bize tam olarak ne büyüklükte bir hız treni yaptırmamız için fikir verir. | Open Subtitles | بتلك الطريقة يُمكننا تحديد مدى كبر قطار الملاهي الذي سنحتاج لبنائه. |
Finans oyunu eğlence parkı olsaydı, oğlunuz da hız treni olurdu ve ona tüm gün binerdim. | Open Subtitles | هو مدينة الملاهي فإبنك هو القطار السريع و كنت سأركبه طوال اليوم |
İçeriğinde kızınızdan bahsettiğiniz yazılar ve size anlattığı, bir hız treni ile ilgili olan bir anısı var. | Open Subtitles | وفيها كنت تتحدثين عن ابنتك وقصة أخبرتك بها عن سفينة دوارة |
Daha çok pornografi hız treni, pornografi, pornografi Burger King reklamı, pornografi ve bi' de bu var. | Open Subtitles | فى هذه اللحظة لا يوجد إلا الكثير من المواد الإباحية الأفعوانية , المواد الاباحية إعلان مطعم برجر كينج , المواد الإباحية |
Hayır, hız treni bile bu kadar korkutucu olmaz. | Open Subtitles | الأفعوانية ليست مخيفة هكذا. |
Ücretsiz hız treni sanki. | Open Subtitles | انه مثل قطار الملاهي |
Dönme dolap, çarpışan arabalar hız treni derken kafam bir milyon oldu. | Open Subtitles | "الكريمة، عربة "شيمي أوتو القطار السريع رأسي كان يدور في دوائر |
Bir de hız treni. | Open Subtitles | وهنالك القطار السريع |
Freni olmayan bir hız treni gibisin. | Open Subtitles | انت سفينة دوارة من دون فرامل. |
hız treni gibiydi. | Open Subtitles | هذا كان مثل سفينة دوارة |