O talihsiz zenci köleleri yutan köpüklü pembemsi tuzlu suyun etkisi kalbimin atışlarını her daim hızlandırıyor. | Open Subtitles | مع وقع زَبَدِ البحر الأحمر مبيداً الزنوج المستعبدين لا تتوقف أبداً عن تسريع ضربات قلبي |
Yeraltı ısınırken binlerce yıldır donmuş olan bütün bu organik materyaller eriyor, bu da ısınmayı hızlandırıyor. | Open Subtitles | ...بينما تدقىء الأرض الطبقة القطبية ..كل المادة العضوية التي جُمدت للأف السنين ،تذوب ...أي أن التدفئة تعمل على تسريع |
Bu da mutasyonu epeyce hızlandırıyor. | Open Subtitles | ومن شأن ذلك أن يسّرع التحوّل إلى حدٍ كبير |
Bu da mutasyonu epeyce hızlandırıyor. | Open Subtitles | ومن شأن ذلك أن يسّرع التحوّل إلى حدٍ كبير |
Buzların erimesiyle oluşan sular denize karışıp erimeyi hızlandırıyor. | Open Subtitles | تنساب مياه الذوبان من الأرض لتختلط بالبحر مما يسرع من ذوبان القشرة الجليدية فوق البحر |
Ancak PET çalışmalarına göre, insomnia mağdurlarını uyutmayan adrenalin metabolizmalarını da hızlandırıyor. | TED | وتظهر دراسات PET أن الأدرنالين الذي يمنع النوم عن المصابين بالأرق يسرع أيضاً عملية الأيض الغذائي لديهم. |
Bu banyo, Kandaki akyuvarların sayısını arttırarak hücrelerin iyileşmesini hızlandırıyor. | Open Subtitles | هذا الحمام ينشط خلايا الدم و يُسرع العمليه |
Bu banyo, Kandaki akyuvarların sayısını arttırarak hücrelerin iyileşmesini hızlandırıyor. | Open Subtitles | هذا الحمام ينشط خلايا الدم و يُسرع العمليه |
Akiferin üstündeki Cello Shell-o'nun sertleşmesini hızlandırıyor. | Open Subtitles | تسريع تصلّب الـ"إتشيلو شيلو" فوق الخزّان المائي. |
- Neyi hızlandırıyor? - Seni. | Open Subtitles | ماذا يسّرع ؟ |
Zaman bizi ileri atıyor ve hareketlerimizi hızlandırıyor. | Open Subtitles | {\cH4080FF}.الوقت يسرع كلانا كذلك {\cH4080FF}.نعمل |
Aynı zamanda saldırılarını da hızlandırıyor. | Open Subtitles | انه يسرع من اعتداءاته ايضا |
Sıcaklık işlemi hızlandırıyor. | Open Subtitles | الدفء يُسرع من النشوء |