| Peki. Altıncı asansörü yeniden başlatmayı dene. Araçtakilere haber vereceğim. | Open Subtitles | حاول أن تعيد الدائرة الكهربائية من جديد سأخبر الناس فى المصعد أنك سوف تفعل ذلك |
| Eğer bir daha sahilde birisi ölürse bir yetişkine haber vereceğim ve onu ateşe vermeyeceğim. | Open Subtitles | في المرة القادمة التي أكون فيها مع شخص يموت على الشاطئ سأخبر الأشخاص الكبار ولن أحرقه بالنار |
| Ailelerinize bulunduğunuz fedakarlığı bizzat kendim haber vereceğim. | Open Subtitles | سأعلم عائلاتكم بنفسي بالتضحية التي قدمتموها |
| Başkan'a bir ipucumuz olduğunu haber vereceğim. Gidelim millet. | Open Subtitles | جيّد، سأعلم الرئيس أنّ لدينا خيط دليل، هيا يا جماعة. |
| Tekrar ararsan polise haber vereceğim. | Open Subtitles | إذا تكلمت مرة أخرى سأبلغ الشرطة ، أحمق |
| - Biliyorum, söz veriyorum bir şey öğrenir öğrenmez haber vereceğim. | Open Subtitles | اعرف و اعدك انى سأعلمك بالتفاصيل الجديده عندما احصل عليها |
| Nellis'e haber vereceğim, size de izin verilecek. | Open Subtitles | سوف أتصل بقائد نيليس وأحصل لك على الإذن - |
| Obi-Wan'a haber vereceğim. | Open Subtitles | سوف اتصل ب اوبي وان |
| Toplantıya hazırlanmana yardım etmesi için George'a haber vereceğim. | Open Subtitles | وانا سأخبر جورجيا لتدعوكي وتساعدك على مقابلته. |
| Veterinere haber vereceğim. | Open Subtitles | سأخبر الطبيب البيطري بأن يحقنه |
| Gizli Servis'i ara. Ben Bölüm'e haber vereceğim. | Open Subtitles | -اتصلى بجهاز الامن و انا سأخبر القسم بالتطورات |
| Otele bilgisayarlarının hazır olduğunu haber vereceğim. | Open Subtitles | سأعلم الفندق ان كمبيوتراتهم جاهزه |
| Tamam, Dr. Breeland'e burada olduğunu haber vereceğim. Burada iki doktor olduğunu anlatmaya çalıştım ama... | Open Subtitles | حسناً , سأعلم د.بريلاند بوجودكِ هنا |
| İpucu bir yere varırsa sana haber vereceğim. | Open Subtitles | سأعلم إذا ذهبت المكافأة لأيِّ مكان. |
| Tersane Emirliği'ne buyruğunuzu hemen haber vereceğim Hünkâr'ım. | Open Subtitles | سأبلغ قائد حوض السفن بأوامرك |
| Görev başarıya ulaşınca size haber vereceğim. | Open Subtitles | أن سأبلغ عندما تنجز المهمة |
| - Güvenliğe haber vereceğim. - Halı hakkında mı? | Open Subtitles | سأبلغ الأمن - أهذا بشأن السجادة؟ |
| Soruların için hazır olduğumuzda sana haber vereceğim, oldu mu? | Open Subtitles | سأعلمك حين نصبح مستعدين لأسئلتك , حسناً ؟ |
| Şu an bunu tavsiye etmiyorum, ama size haber vereceğim. | Open Subtitles | لا أعتقد ذلك مُستحسن في هذا الوقت، لكن سأعلمك |
| Şunu kesmezsen polise haber vereceğim. | Open Subtitles | إذا لم تتوقف عن ذلك سوف أتصل بالشرطة |
| - Emniyet müdürü ve Vali'ye haber vereceğim. | Open Subtitles | حسنا سوف اتصل وابلغ الحاكم |
| 10 dakikan var. Sonra herkese kaçtığını haber vereceğim. | Open Subtitles | أمامك 10 دقائق بعدها سأخطر الآخرين بهروبك |
| Diğerlerine de haber vereceğim. Başımızı belaya sokmamak adına bizimkilerle sakın konuşma. | Open Subtitles | سوف أخبر البقية، لا تقترب من الآخرين الآن لتجنب التعقيدات. |
| Jane'e başarısız birincimizi getireceğimizi haber vereceğim. | Open Subtitles | سوف أبلغ جاين بأننا سوف نحضر طالبتنا المتفوقة التي فشلت للإستجواب |
| Tatlım sana söylediğim gibi eğer senin ailene benzeyen herhangi birileri gelirse sana haber vereceğim. | Open Subtitles | عزيزتي، لقد أخبرتكِ. إذا أيّ أحد أظن يمكن أن يكون والداكِ يدخلا من بعيد، سوف أبلغكِ. |
| Kötü adamlar gittiğinde haber vereceğim. | Open Subtitles | سأعلمكم عندما يرحل هؤلاء الأشرار |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 