| Ben sadece sağlık uzmanına hafıza kaybını tanımlatmaya çalışıyorum . Yapmaya çalıştığı şey bu değil. | Open Subtitles | سيدتى القاضية, فقط أريد تأسيس قاعدة طبية لحالة فقدان الذاكرة |
| El Feneri'ne gidip hafıza kaybını araştıracağım. | Open Subtitles | سأقصد مجلة الشعلة وأحاول إيجاد معلومات عن فقدان الذاكرة |
| Saldırgan davranışları, katapleksiyi, hafıza kaybını ve hatta seğirmeleri açıklayabilir. | Open Subtitles | سيفسر السلوك العنيف فقدان القدرة العضلية فقدان الذاكرة و حتى الارتعاش، مناسب |
| Kokainin içindeki kokain olmayan şey de hafıza kaybını açıklıyor. | Open Subtitles | وما هو في الكوكاين عدا الكوكايين يفسّر فقدان الذاكرة |
| Daha önce de bu kısmi hafıza kaybını görmüştük. | Open Subtitles | ورأينا هذا النوع من فقدان الذاكرة الجزئي من قبل |
| - İlk aşama hafıza kaybını önlemek. | Open Subtitles | إن خطوتنا الأولى هي إيقاف فقدان الذاكرة فحسب. |
| Ön lobda iskemik hasar ile uyumlu olabilir bu ama hafıza kaybını açıkladığını söyleyemem. | Open Subtitles | ربما كان هذا بسبب الضرر الإقفاري في منطقة الفص الصدغي الجبهي. لكن لا يمكنني أن أقول أن هذا يُفسر فقدان الذاكرة. |
| İkinci zombi tedavisinin getirdiği hafıza kaybını potansiyel olarak geri alabilecek bir serum geliştirdim. | Open Subtitles | لقد طورت مصلا من المحتمل أن يرجع فقدان الذاكرة التي ترافق علاج الزومبي الثاني |
| İkinci zombi tedavisinin getirdiği hafıza kaybını geri alabilecek potansiyel bir serum geliştirdim. | Open Subtitles | لقد طورت مصلا من المحتمل أن يرجع فقدان الذاكرة التي ترافق علاج الزومبي الثاني |
| İkinci zombi tedavisinin getirdiği hafıza kaybını potansiyel olarak geri alabilecek bir serum geliştirdim. | Open Subtitles | لقد طورت مصلا من المحتمل أن يرجع فقدان الذاكرة التي ترافق علاج الزومبي الثاني |
| İkinci zombi tedavisinin getirdiği hafıza kaybını potansiyel olarak geri alabilecek bir serum geliştirdim. | Open Subtitles | لقد طورت مصلا من المحتمل أن يرجع فقدان الذاكرة التي ترافق علاج الزومبي الثاني |
| Bu amansız hafıza kaybını açıklıyor. | Open Subtitles | وهذا يفسر فقدان الذاكرة المفاجئ |
| Yani hafıza kaybını diyorum, yapmayın. | Open Subtitles | أقصد .. فقدان الذاكرة .. حقاً؟ |
| hafıza kaybını azaltmak için kullanılan bir ilaç. | Open Subtitles | إنه دواء يستخدم لتقليل فقدان الذاكرة |
| hafıza kaybını tersine çeviren serumum hazır. | Open Subtitles | مصلي الخاص بعكس فقدان الذاكرة جاهز |
| Bu hafıza kaybını açıklayabilir. | Open Subtitles | قد يكون السبب فقدان الذاكرة. |
| Ve hafıza kaybını yavaşlatacaktı. | Open Subtitles | و... وتبطيء من فقدان الذاكرة |