Arada bana iş ayarlamanı takdir ediyorum... ama bu sana dersimi bölme hakkını vermez. | Open Subtitles | انا اقدر انك اعطيتنى لى ادوار تمثلية لكن هذا لا يعطيك الحق للتدخل فى عملى |
Ama bu sana beni azarlama hakkını vermez. | Open Subtitles | ولكن هذا لا يعطيك الحق في انتقاد في وجهي. |
Evet geçiriyoruz, ama bu sana bana pislikmişim gibi davranma hakkını vermez. | Open Subtitles | لا شيء، كنت اظن اننا نمضي وقتا ممتعا حسنا كنا كذلك، تحت كذلك ولكن هذا لا يعطيك الحق |
Bak, benim için yaptığın her şeyin farkındayım, ama bu sana hayatımı kontrol etme hakkını vermez. | Open Subtitles | إسمع، أنا مدرك تماماً لكل ما فعلته من أجلي لكن ذلك لا يعطيك حق السيطرة على حياتي |
Hayır, bu sana bir arkadaştan yararlanma hakkını vermez. | Open Subtitles | لا .. هذا لا يعطيكِ الحق في إستغلال صديقك |
Ama bu onlara sana yukarıdan bakma hakkını vermez. | Open Subtitles | لكن هذا لا يعطيهم الحق بأن ينظروا اليك نظرة شائنة |
Bu sana benimle böyle konuşma hakkını vermez. | Open Subtitles | وهذا لا يمنحكِ الحق للتحدث معي هكذا |
Paris valisi olmanız size Kırmızı Muhafızlara sanki kendi haydutlarınız gibi davranma hakkını vermez. | Open Subtitles | كونك حاكم باريس لا يخولك معامله الحرس الاحمر كما تعامل بلطجيتك |
Ama bu sana bir başkasının hayatını alma hakkını vermez. | Open Subtitles | لكن ما تزال لا تعطيك الحق فى أخذ حياة أخرى |
Subay değişim programı size benim emirlerimi sorgulama hakkını vermez. | Open Subtitles | برنامج تبادل الضباط لا يعطيك أى إمتيازات خاصة .... |
Bu sana benim adıma karar verme hakkını vermez. | Open Subtitles | هذا لا يعطيك الحق للبدأ باتخاذ القرارات. |
Yine de bu sana başkalarının sanatını mahvetme hakkını vermez. | Open Subtitles | حتى لو، هذا لا يعطيك الحق لتذهب فقط وتخرب أعمال الآخرين. |
Ama bu sana başkasının sevgilisini çalmayı... ..deneme hakkını vermez! | Open Subtitles | لكن هذا لا يعطيك الحق لتحاولي ! أن تسرقي رجل أحداهن |
Bu sana böyle yapma hakkını vermez. | Open Subtitles | ولكن هذا لا يعطيك الحق لفعل ذلك |
Ve kimsenin seninle bunu... denemek istemiyor olması... sana, bana avukatlarımı nasıl yöneteceğimi söyleme hakkını vermez! | Open Subtitles | وفقط لأن لا أحد يودّ أن يحاول معك لا يعطيك الحق أن تخبرينني كيف أدير مساعديني! |
Bak, sırf seninle evliliğim hakkında bir kaç şey paylaşmış olmam sana müdahale etme hakkını vermez. | Open Subtitles | استمع إلي, لأني شاركتك بعض الأمور عن زواجنا فهذا لا يعطيك حق التدخل فيه |
Seninle sevişmek için bir uzvumu feda edebileceğim bir kadın olman sana bu soytarılarla buraya gelip beni küçük düşürme hakkını vermez. | Open Subtitles | ...ليس لأنكِ امرأة جميلة ...و لديك ما أحبه، لا يعطيكِ الحق ...أن تظهرِ مع هذا المهرج |
Bu, onlara bu şekilde davranarak, kuralları çiğneme hakkını vermez. | Open Subtitles | وهذا لا يعطيهم الحق أن يتصرفوا هكذا ويخرقوا القواعد |
- Bu, size kendi çocuğunuzu kaçırma hakkını vermez. | Open Subtitles | -ذلك لا يمنحكِ الحق في إختطاف ابنتكِ . |
Git buradan. Büyük bahşiş sana kafamı şişirme hakkını vermez. | Open Subtitles | أخرج من هنا نقودك لا تعطيك الحق بأن تروى لى هذه التفاهات |
Subay değişim programı size benim emirlerimi sorgulama hakkını vermez. | Open Subtitles | برنامج تبادل الضباط لا يعطيك أى إمتيازات خاصة .... |