Bu da nereden çıktı? - Bu münazaralar hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | من أين أتى هذا الكلام؟ يجب أن نتحدث عن المناظرات |
Yola koyulmadan önce anneni ele geçiren o korkunç şey hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نتحدث حول ذلك الشيء البشع الذي يسيطر على أمك |
Oh, evet. Orada asılı duran şey hakkında konuşmalıyız.. | Open Subtitles | نعم , يجب ان نتكلم عن الشىء الذى كنت تقف هناك من اجلة |
Eğer daha bilimsel olarak konuşmak gerekmiyorsa ya da daha bilimsel konuşmamıza gerek yoksa o halde biz ne hakkında konuşmalıyız? | TED | إذاً إن لم يكن علينا التحدث عن العلم أكثر، أو إن لم نكن بحاجة للحديث عن العلم أكثر، فعن ماذا يجب أن نتحدث؟ |
Antoinette, bunun hakkında konuşmalıyız, lütfen. | Open Subtitles | أنتونيت , يجب علينا التحدث بشأن ذلك , أرجوك. |
flem, seni telsizle aradığımda yoktun birşeyler hakkında konuşmalıyız | Open Subtitles | فليم أنت لا تكون هناك عندما اتصل بك من اللاسلكي يجب أن نتحدث بخصوص بعض الأشياء |
Kaçırdığın laboratuvar sınavları hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | نحتاج للتحدث بشأن فروضك المعملية الغير منجزة |
Seninle geliyorsam dava hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | إذا ركبت معك من الممكن أن نتحدث عن القضية |
Bölmekten nefret ediyorum ama belki de iblis hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | أنا أكره أن يقطع، ولكن ربما يجب أن نتحدث عن شيطان. |
Ama hatırladıkların hakkında konuşmalıyız | Open Subtitles | لكن يجب أن نتحدث عن هذه الأشياء التي تظن نفسك تتذكرها |
Düşünüyorum da. Belki de Güney'e gitme hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | كنت افكر أنه ربما يجب علينا نتحدث حول الانتقال للجنوب |
Daha da ilerlemeden bir şey hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | ،قبل أن نواصل .يجب أن نتحدث حول شيء مــا |
Bence gerçekten olanlar hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | ...أنا... أعتقدفعلاًبأنّنايجبأن نتحدث حول ما حدث... |
Kendine güvenen insanlar olmak istersek vergiler hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | إن أردنا الإعتماد على أنفسنا، فإننا بحاجة أن نتكلم عن الضرائب. |
Kefalet işi halledildi, ama dava hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | ...لقد اعتنيتُ بأمر كفالتك لكن علينا أن نتكلم عن القضية |
Profesor, ...bence dönem sonu sınavım hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | بروفسور, أظن أنه علينا التحدث عن امتحانى لمنتصف العام |
Haklısın. Kesinlikle bu konu hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | أنت محقة علينا التحدث بشأن هذا بكل تأكيد |
Michelle, dinle, şu spor kıyafetleri sorunu hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نتحدث بخصوص مشكلة ملابس الرياضة |
Rozetlerin hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | نحتاج للتحدث بشأن الشعارات التي تضعيها |
Partim hakkında konuşmalıyız. Tabii tek gecelik ilişkiden çıkacak enerjiyi bulursan. | Open Subtitles | علينا الحديث عن حفلتي هذا لو كان لديكِ الطاقة |
Gördüğüm şey hakkında konuşmalıyız. Evlilik törenimiz değildi. Onun cenaze töreniydi. | Open Subtitles | يجب أن نتحدث عمّا رأيته لم يكن زفافنا بل جنازته |
T.P.S. Raporları hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | نحتاج للتحدث عن تقارير تي بي اس |
Sanırım dün gece olanlar hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | اعتقد بانه يجب ان نتحدث بشأن ماحصل الليلة الفائتة |
Ridd'lerin çiftliğine yaptığınız saldırı hakkında konuşmalıyız. - Niye? | Open Subtitles | يجب أن نتحدث بشأن (هجومكم على مزرعة آل (ريد |
Bina hakkında konuşmalıyız, değil mi? | Open Subtitles | يجب أن نتكلم حول المبني, اليس كذالك؟ |
Bak, bana yardım edenlerin yaralanmaları hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | اسمع, يجب أن نتكلم بشأن كل تلك الأضرار المصاحبة لهذا |