ويكيبيديا

    "haklıymış" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • محقاً
        
    • محقة
        
    • محق
        
    • على حق
        
    • محقا
        
    • مُحق
        
    • مُحقة
        
    • كان محقًا
        
    • كان محقّاً
        
    • كان مُحقاً
        
    • محقه
        
    • محقّة
        
    • محقّ
        
    • صحيحةَ
        
    • محقين
        
    Görünüşe göre o psikopat bir konuda haklıymış... ilgisiz bir babamız var. Open Subtitles يبدو ان الفتى المضطرب كان محقاً بشأن شيء واحد لدينا والد سيء
    Baca temizleyicisi haklıymış. Open Subtitles لقد كان قمامة المدخنة محقاً بما قاله عنهن
    Annem haklıymış. Seni tanımasaydım daha iyiydi. Open Subtitles كانت أمي محقة ، كنتُ أفضل حالاً بدون معرفتي بك
    Vay canına, Junior haklıymış. Bu şehirde otopark sorunu var. Open Subtitles جونيور محق هناك مشكلة مواقف سيارات في المدينة
    Seni alçak, korkak, iğrenç şey! Haklıymışlar. Hepsi haklıymış. Open Subtitles لقد كانوا جميعاً على حق أنت لست رجلاً مهذبا
    Yaşlanmamışlar bile. Einstein haklıymış. Open Subtitles إنهم حتى لم يشيبوا لقد كان آينشتاين محقا
    Gördün mü, ihtiyar haklıymış! Onca yıllık çalışma! Open Subtitles هل ترى الرجل للعجوز كان محقاً, لم تضع كل هذه السنوات من العمل.
    Sanırım Jonathan haklıymış. Open Subtitles وبدأت أظن أن جونثان كان محقاً طوال الوقت
    Kaptan! Arılar etrafımızı sardı! Profesör haklıymış! Open Subtitles لقد حاصرنا النحل أيها الكابتن البروفيسور كان محقاً
    Salaklar! Elimdeydiler! Cindi haklıymış. Open Subtitles أيتها الحمقاوات , لقد تمكنتُ منهم سيندي محقة..
    Demek Seçmen Şapka haklıymış. Slytherin'de olmam gerekiyor. Open Subtitles إذن كانت قبعة الأنتقاء محقة كان يجب أن أكون فى سليزرين
    Annem demişti ki, "Oğlanları dövmek seni popüler ya da mutlu etmez." haklıymış. Open Subtitles قالت امي ان الرجال لن يجعلوك شعبية او سعيدة كانت محقة
    Doktor, kafamdaki kimyasal dengesizlik zıkkımında haklıymış. Open Subtitles ذلك الطبيب محق ولدي خلل في توازن عقلي الكيميائي
    İnatçılığınız konusunda şeytan haklıymış. Open Subtitles الشيطان محق, أنتم الشياطين بيروقراطيون للغاية
    - Bay Neale. Kartvizitleri gözden geçirmeyi akıl eden oydu ve haklıymış da. Open Subtitles انه من اقترح ان نبحث فى الكروت, وقد كان على حق
    Gördün mü, annen haklıymış, gittiler. Open Subtitles أمكِ كانت على حق. لقد رحلوا جميـعاً. من فضلك لا تبكي، يا حبيبتي.
    - Wally haklıymış. Gerçekten çalışkan biri. - Güzel. Open Subtitles واللي كان محقا بشأنة عامل مجتهد حقيقي جيد
    İnanamıyorum. Çocuk haklıymış. Open Subtitles حسناً ، الولد مُحق وضعها بين القدور والمقالي
    Sigorta şirketi bu konuda haklıymış. Open Subtitles شركة التأمين كانت مُحقة بشأن ذلك.
    Ruhunuz hakkında kemiklerinizde dolaşan şey hakkında haklıymış. Open Subtitles لقد كان محقًا بشأن روحك ماهية معدنك الحقيقي
    Orospu çocuğu haklıymış. Open Subtitles اللعين المجنون كان محقّاً
    Adam deli ama bir konuda haklıymış. Open Subtitles اسمعي، الرجل مجنون، لكنّه كان مُحقاً في شيءٍ واحد.
    Sherry haklıymış. Open Subtitles شيري محقه ، لقد تم اخلاء القوات منذ ساعة
    Gerçekten özelim. Annem haklıymış. Open Subtitles أنا مميز، أمي كانت محقّة
    Telefondaki adam haklıymış. Open Subtitles وزوجات كأس لا يعمل ذلك. هل تعرف ما؟ الرجل على الهاتف كان محقّ.
    P.T. Barnum haklıymış. "Her an bir gerzek doğuyor." Open Subtitles بارنوم كَانتْ صحيحةَ بقولها بأن كل دقيقة يولد مغفل جديد
    The New Yorker dergisi ağzımı bantlamakta haklıymış. Open Subtitles لقد كان النيويوركيين محقين بلزق شريط كبير على فمي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد