Şimdi, hadi ama bu daha yeni halisünasyon geçirmiş birisi için oldukça iyiydi. | Open Subtitles | اللآن، هيّا، هذا له وقع قوي جدا على شخص خرج لتوّه من هلوسة |
Bu da gördüğün halisünasyonların sıklığını açıklıyor zaten. halisünasyon değildi. Kadını tanıyorum. | Open Subtitles | حسناً، ربما هذا يفسر شدة هلوستك كلا، هذه لم تكن هلوسة .كنت |
Belki de bu adam bir halisünasyon değildir. | Open Subtitles | أتعلم، دكتور، ربما هذا الرجل ليس هلوسة فحسب. |
Uzaylılar hakkında ortak bir halisünasyon görmemize neden oldu, gayet mantıklı. | Open Subtitles | يسبب الهلوسة بخصوص الكائنات الفضائية يبدو منطقياً تماماً |
Diğer olası yan etkilerinin içinde halisünasyon, sırları açıklama, gerçeği açıklama, geçmişi görme, baş ağrıları ve nostalji var. | Open Subtitles | الأثار الجانبية الأخرى المحتملة... الهلوسة, الكشف عن الأسرار, التحدث بالحقيقة, واجترار الذكريات, |
Ama daha fazla halisünasyon görmedin, yani, belki de başka bir şeyden bahsediyordu. | Open Subtitles | و لكن ألم ترى هلوسات أخرى ؟ لذلك ، هى ربما كانت تتحدث عن شئ آخر |
Hayır, halisünasyon değil. | Open Subtitles | كلاّ. ليست هلوسات. |
- Belki de gördüğün halisünasyondu. - Hayır halisünasyon değildi. | Open Subtitles | ـ من المحتمل كنت تهلوس ـ لا لم اكن اهلوس |
Ama emin değilim. Yorgunluktan dolayı gördüğün halisünasyon ve yanılsamadır. Çok fazla çalışıyorsun. | Open Subtitles | هذا وهم هلوسة ، أنتِ متعبة ، تعملين كثيراً |
Sanırım vücudunun bütün salgıları halisünasyon yapıcı ilaç gibi. | Open Subtitles | أعتقد أن كل إفرازات جسدها عقاقير هلوسة. |
halisünasyon değildi bir hatıraydı gerçekti. | Open Subtitles | لم تكن هلوسة كانت الذاكرة كان حقيقيا |
Bir halisünasyon. Aklından bu mu geçiyor? | Open Subtitles | هلوسة - أهذا ما تعتقديه أنكِ عليه؟ |
ya da halisünasyon. | Open Subtitles | أو خيال ، أو هلوسة |
Sadece bir halisünasyon. | Open Subtitles | لقد كانت مجرد هلوسة |
Ama biz görmüyoruz bu halisünasyon değildi Daniel. | Open Subtitles | فقط لذنكون واضحين (هذا ليس هلوسة يا (دانيال |
Ona göre Lisa'nın böyle halisünasyon görmesinin nedeni bizim varlığımız. - Rusk'ı aynada görmesi. | Open Subtitles | قالت أنّ إزعاجنا هو ما سبب الهلوسة لـ(ليسا) ورؤيتها لصورة (راسك) بالمرآة. |
halisünasyon | Open Subtitles | الهلوسة |
Uzun zamandan beri ilk defa halisünasyon görmüyorsun. | Open Subtitles | نعم يا رجل، قد تكون هذه هي المرة الأولى التي لا تهلوس فيها منذ وقت طويل |