haplar ve salatalar ile beslenmekten dolayı gerçekten de yarı açtı sanırım. | Open Subtitles | أظن أنه كان نصف جائع حقاً من العيش على الحبوب و السلطة |
O bana eğer doktor bilirse ameliyatı yapmaz demişti.. Ona doktorun bilmesi durumunda ameliyatı yapmayacağını söylediniz. Onu öldüren haplar ve narkozdu. | Open Subtitles | و كانت هذه الحبوب و المخدر هم ما قتلوها |
Bıraktığım şeyler, haplar ve alkol. | Open Subtitles | لهذا انا اطلقت سراح الحبوب و الكحول. |
Düşündüm ki haplar... ve bira... | Open Subtitles | أعتقدت بسبب... الحبوب .... و... |