Bir hapIa kavanoz açabiliyorum. Dört haptan sonra hayatım için sürünmeye başlıyorum. | Open Subtitles | حبة واحدة تمكني من فتح وعاء أما أربعة فأسقط و أواجه خطر الموت |
Şu içki içtiğinde seni kusturan haptan alıyorum ve biraz daha tazelenme yeniden AA'ya gidiyorum. | Open Subtitles | آخذ حبة دواء تجعلك تتقيأين عندما تشربين و. و أعود لأخذ دروس رائعة عند AA |
Bir haptan bahsediyoruz, saflık yüzüğünden değil. | Open Subtitles | نحن نتحدث عن حبة و ليس خاتم عذريه |
Kıskançlık eğilimleri, küçük mavi haptan daha iyi işe yarar. | Open Subtitles | تميل الغيرة للعمل أفضل بكثير... من حبة زرقاء صغيرة. |
Günde bir haptan fazlasına tekabül ediyor. | Open Subtitles | هذا أكثر من حبة يومياً. |