Burada, Hartford'da da yaşanabilirdi. | Open Subtitles | كان يمكن بسهولة أن يحدث هنا "في "هارتفورد |
Hatta burada Hartford'da bile bir dünya var, herkesin aslında şeklen bana benzediği. | Open Subtitles | "هناك عالم،حتى هنا في "هارتفورد حيث الكل فعلا يشبهنى |
Bir keresinde, Hartford'da bir uyuşturucu satıcısını avlamıştım. | Open Subtitles | أطلقت النار على تاجر مخدرات في "هارتفورد" ذات مرة. |
Hartford'da sanırım 10 kişi falan geldi ve onların yarısı da yağmurdan kaçmak için gelmişlerdi. | Open Subtitles | وفي "هارتفورد"، أعتقد، أن عشرةَ أشخاصٍ ظهروا، ونِصفُهم كانوا يحتمون من المطر. |
Hartford'da kimse bilmiyor mu? | Open Subtitles | ولا أحد آخر من هارتفورد يعلم بهذا؟ |
Hayır, fakat bazıları var tam burada Hartford'da, oldukça tehlikeli, ırk ayrımının kaldırılması taraftarı olanlar var. | Open Subtitles | لا ،لكن يوجد بعض ال... بعض أنواع المؤيدين للاندماج "الخطرين هنا في "هارتفورد |
- Hartford'da rehbere kayıtlı tek Dedacky biziz. | Open Subtitles | نحن الباقون من عائلة (جيديكي) ، في هارتفورد |
İnceleme sonucu, Hartford'da müdürlerin hayır işleri için ...büyük paralar bağışladığını gösteriyor. | Open Subtitles | الاستطلاع يقول أن مسئولي (هارتفورد) يقومون بتقديم تبرعات ضخمة.. |
Hartford'da görevdeler. | Open Subtitles | {\pos(190,215)} إنهما في (هارتفورد) في مهمة.. |
Halam SheiIa, Hartford'da yaşıyor. | Open Subtitles | (عمتي (شيلا) تعيش في (هارتفورد |
Hartford'da, 3 saat uzaklıktaydı. | Open Subtitles | على بُعد ثلاث ساعات في (هارتفورد). |
- Hartford'da. | Open Subtitles | هارتفورد. |
Onun babası Hartford'da yaşamıyor mu? | Open Subtitles | ألا يعيش والده في (هارتفورد)؟ |