Yani, onu hastaneye götürmek yerine ki böyle bir durumda bu şekilde yapılması gerekiyor suç mahallinden kanıtı mı kaldırdınız? | Open Subtitles | وهكذا، بدلا من أخذه إلى المستشفى وهي الطريقة التي من المفترض أن تعمل عندما يحدث شيء من هذا القبيل قمت بإزالة الدليل من مسرح الجريمة؟ |
Peki, böyle bir durumda yapılması gerektiği gibi, onu hastaneye götürmek yerine, suç mahallindeki bir kanıtı mı aldınız yani? | Open Subtitles | وهكذا، بدلا من أخذه إلى المستشفى وهي الطريقة التي من المفترض أن تعمل عندما يحدث شيء من هذا القبيل قمت بإزالة الدليل من مسرح الجريمة؟ |
hastaneye götürmek lazım. | Open Subtitles | الأفضل أخذه إلى المستشفى. |
Aslında, seni yarın harika bir özel hastaneye götürmek istiyorum. | Open Subtitles | في الواقع، أريد أن أخذك غداّ إلى مستشفى خاص رائع |
Filmin sonlarına doğru bir arkadaşlarını İngilizce konuşulan bir hastaneye götürmek zorunda kalıyorlar. | TED | ففي المشهد الأقرب للنهاية، حين أضطروا لنقل صديقاً إلى مستشفى أنجلوفون. |
Bacakları dönmüştü. Onu bir hastaneye götürmek istedim. | Open Subtitles | ،سيقانه كانت ملتوية كلها أردت أن آخذه إلى مستشفى |
Ben hastaneye götürmek istedim ama Chris bana izin vermedi. | Open Subtitles | كنا سنخبر أحداَ لكننا كنا خائفين وأردت أخذه للمستشفى |
Acil servis çalışanları seni başka bir hastaneye götürmek istemiş vadinin öbür tarafına, ama görünüşe göre ambulansta bir sorun çıkmış ve seni buraya getirmeyi tercih etmişler. | Open Subtitles | المسعفون أرادوا نقلك في البداية إلى مستشفى آخر بالجهة الأخرى من الوادي لكن يبدو و ألأنّ سيّارة الإسعاف قد واجهت مشكلاً |
Tamponun ya da gerçek bir hastaneye götürmek gibi bir niyetin var mı? | Open Subtitles | حصلت حشا؟ أو، كما تعلمون، ما تعانيه ليحصل لي إلى مستشفى الحقيقي؟ |
Kızlarını, San Miguel'deki hastaneye götürmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أخذ الفتيات (إلى مستشفى ( سان ميغل |
Emmet'i hastaneye götürmek için gördüğümüz ilk köyde duracağız. | Open Subtitles | سنتوقّف عند أوّل قرية نجدها، وسنورد (إيمت) إلى مستشفى. |
Onu hastaneye götürmek istemedim. | Open Subtitles | لم أرغب في أخذه للمستشفى |