Bu pek çok çömezin kamera karşısında yaptığı bir hatadır. | Open Subtitles | هذه غلطة يقوم بها الكثيرون على الكاميرا في المرة الأولى |
Pek çok doktor için, bu hayatta bir kere yapılan bir hatadır. | Open Subtitles | للكثير من الأطباء ستكون هذه هي غلطة العمر |
Bu şekilde yapmamızın tek sebebi babanızın yaptığı hatadır. | Open Subtitles | إنها غلطة والدك, لذلك سنحل الأمر بهذه الطريقة |
Bir kereliğine yapmış olman hatadır, ama iki kereliğine yaparsan bu kendi kararındır. | Open Subtitles | المرّه الأولى غلطة. المرّه الثانيه كان القرار. |
Şehrin en kuvvetli insanlarının gözüne parmak sokmak bir hatadır. | Open Subtitles | من الخطأ أن تدس أنفك فى شئون أقوى سلطة فى المدينة |
Kredi kartı faturanı çöpe atmak bir hatadır | Open Subtitles | غلطة عندما ترمين فاتورة بطاقة إئتمانك |
Arkadaşa borç vermek her zaman hatadır. | Open Subtitles | تعرفين... إقراض المال للأصدقاء... هو غلطة دائماً. |
Bu tip meselelerde bu kadar derine gitmek bir hatadır. | Open Subtitles | انها غلطة ان تتعمق فى كل هذه الامور |
Buraya ne için geldim, bilmiyorum Belki de bu bir hatadır. | Open Subtitles | لا أعرف لما أنا هنا ربما كانت هذه غلطة |
Bu, tüm gezegenin ödeyeceği bir hatadır. | Open Subtitles | إنها غلطة يدفع ثمنها العالم بأكمله |
Eminim zararsız bir hatadır. | Open Subtitles | حسناً, أنا متأكدة بأنها غلطة بسيطة |
Başlangıçta belki de hatadır diye düşündüm. | Open Subtitles | في البداية، ظننت أنها قد تكون غلطة. |
""Goa'uld'un gelmesi hatadır" dediğinde keşke seni dinleseydim" diyeceksiniz. | Open Subtitles | ستتمنى لو أنك أصغيت لقولي أن السماح بدخول الـ((غؤولد)) هو غلطة |
Belki de... sadece bir hatadır. | Open Subtitles | ربما كانت غلطة فحسب |
"Ve hava solumak da hatadır genelde" | Open Subtitles | "وتنفس الهواء غالباً ما يكون غلطة" |
- Bu her zaman bir hatadır. | Open Subtitles | هذه دومًا غلطة. |
- Belki bu da bir hatadır. | Open Subtitles | ربما هذه غلطة أيضًا |
Sık yapılır ama feci bir hatadır. | Open Subtitles | إنها غلطة شائعة، لكنها رهيبة. |
Parmağını en güçlü adamın gözüne sokmak büyük hatadır. | Open Subtitles | من الخطأ أن تدس أنفك فى شئون أقوى سلطة فى المدينة |
Ama mutlak şeylerin değiştirilebileceğini düşünmek bir hatadır. | Open Subtitles | لكن من الخطأ أن نظن أن بوسعنا تغيير أحداث معينة |
İkiniz de iyi ajanlarsınız, fakat iki kişinin bu kadar bariz yakınlıkları olduğu 4400'ün soruşturulmalarında yer almalarına izin verilmesi, bir hatadır. | Open Subtitles | أنتما عنصران ماهران لكن كان من الخطأ السماح لمن لديهم تضارب مصالح واضح البقاء فى تحقيق الـ "4400" |