İslamabad ofisine göre, o saatte yalnızca tek bir uçak havalanmış. | Open Subtitles | حسب فرعنا في إسلام اباد, رحلة واحدة أقلعت في تلك الساعة. |
Uçağı, LeMere'in ölümünden üç saat sonra havalanmış. | Open Subtitles | طائرته أقلعت بعد ثلاثه ساعات من وفاه لمير |
Teğmen Keith'in kiraladığı uçak 14:21'de havalanmış. | Open Subtitles | الطائره التى قام باستئجارها الملازم كيث أقلعت فى تمام 14: 21 |
Bütün koltuklar satılmıştı fakat uçak bir koltuk boş havalanmış. | Open Subtitles | الطائرة كانت محجوزة بالكامل لكنها أقلعت بمقعد واحد خالٍ |
Görünüşe bakılırsa, tek motorlu bir uçak Henry ve Lloyd'un tarifine uyan iki adamla havalanmış. | Open Subtitles | على ما يبدو، أن طائرة ذات محرك واحد أقلعت (على متنها رجلين مماثلين لأوصاف (هنـري) و(لويـد |
Steve, bizim pilot Philly'den ayrıldıktan yaklaşık iki saat sonra Pittsburgh'dan başka bir özel uçak havalanmış. | Open Subtitles | ستيف)، أنا أبحث في أمر طائرة خاصة اخرى) والتي أقلعت من (بيتسبرغ) منذ ما يقارب الساعتين (بعد أن غادر القبطان (فيلي |