- Bunu sırtında bir çantayla ata binmek gibi hayal etmiştim. | Open Subtitles | لقد تخيلت الركوب علي ظهر حصان بحقيبة مليئة بالنبيذ تعلمين ؟ |
Niyetim bu şekilde elveda demek değildi. Daha farklı hayal etmiştim. | Open Subtitles | هذه ليست الطريقة التي أردت توديعك بها تخيلت الأمر بشكل مختلف |
Ben hep büyük bir kilisede evlenmeyi hayal etmiştim... nedimelerim, bir pasta ve gazetede fotoğrafımla. | Open Subtitles | لطالما حلمت بزفاف كبير في الكنيسة.. مع وصيفات وكعكة وصورتي في الصحيفة. |
Hayatım boyunca bunu hayal etmiştim. | Open Subtitles | أنا أقصد بنية صادقة لقد حلمت بهذا اللقاء طوال حياتى |
Bu günü çok düşündüm, ama hep farklı hayal etmiştim. | Open Subtitles | فكرت عدة مرات بهذا اليوم و لكنني لطالماً تخيلته بشكل مختلف |
Hayatım, ben daha kibar birini hayal etmiştim. | Open Subtitles | بالواقع، عزيزتي، تصورته أكثر لباقة. |
Bu anın nasıl hissettireceğini hayal etmiştim. Sen etmedin mi? | Open Subtitles | لقد حلمتُ كيف ستكون هذه اللحظة ألم تحلمي بذلك؟ |
Hatırlıyorum, bir keresinde hayatımın ve kendimin neye benzeyebileceğini hayal etmiştim. | Open Subtitles | أذكر أني ذات مرة... تخيلت كيف ستكون حياتي، كيف سأكون أنا |
Kendimi burada her gece yağlar çıplak göğsüme akarken bir koyun bacağı yerken ve parmaklarımı duvarlara silerken hayal etmiştim. | Open Subtitles | تخيلت نفسي كل ليلة ألتهم ساقاً من اللحم والعصارة تتقطر على صدري العاري ماسحاً أصبعي بالجدار |
Üzgünüm, bunu daha seksi bir biçimde hayal etmiştim. | Open Subtitles | أنا آسف، على نحو ما تخيلت هذا من شأنه أن يكون أكثر جنسية. |
Hep, şimdikinden çok daha ilgi çekici bir hayatım olmasını hayal etmiştim. | Open Subtitles | لطالما تخيلت أن حياتي ستكون أكثر تشويقاً من هذا |
Mükemmel olduğunu hayal etmiştim ama hayal ettiğimden çok daha iyisin. | Open Subtitles | أتعلمين، أنت أفضل مما تخيلت وقد تخيلتك كاملة |
Her zaman senin gibi birini bulmayı hayal etmiştim ama umudumu da kesmeye başlamıştım. | Open Subtitles | لطالما حلمت بأن أجد شخصاً مثلك لكنني فقدت الأمل في هذا |
Biliyor musun, uzun süredir bu anı hayal etmiştim. | Open Subtitles | اتعلم لقد حلمت بهذه اللحظه من مدة طويلة. |
Hep nehir manzaralı bir yeri hayal etmiştim. | Open Subtitles | لقد حلمت بالحصول على هذه الإطلالة طوال حياتي |
Hep pop tarihinin zaman çizelgesine küçük bir bayrak dikeceğimi hayal etmiştim. | Open Subtitles | لقد حلمت دائما بأن أتمكن من وضع علم صغير في الفترة الزمنية من تاريخ البوب. |
Diğer balinaların yaşayabileceği bir evin... çatısı olarak hayal etmiştim. | Open Subtitles | ...تخيلته على أنه سقفٌ لمنزل يمكن لحيتانٍ أخرى أن تعيش به |
Bunca yıldır onu çok farklı hayal etmiştim. | Open Subtitles | كل هذه السنوات لقد تصورته مختلفا جدا |
Yıllardır böyle konuşmayı hayal etmiştim. Çok eğleniyorum! | Open Subtitles | لطالما حلمتُ بقول هذا الحوار لقد استمتعتُ بذلك |
Ben de kendim için çok farklı bir yaşam hayal etmiştim. | Open Subtitles | لقد تصوّرتُ حياة مختلفة كليّاً لنفسي أنا أيضاً |
Seni zor günler bekliyor olabilir, evlat ama gerçek şu ki, ben de hep böyle bir şey yapmayı hayal etmiştim. | Open Subtitles | أنت يجب أن تتوقّع بعض الأوقات الصعبه لكن فى الحقيقه , لقد كنت أحلم أن أفعل مثلكم |
Savaşı hayal etmiştim ama onu bir savaş gibi hayal etmemiştim. | Open Subtitles | "تخيّلتُ حربًا" "لكن لم أستطع أن أتخيّل حربًا ليس هذه الحرب" |
Ben sadece, evleneceğim adamın hep... daha farklı biri olacağını hayal etmiştim. | Open Subtitles | إنه فقط , لقد كنت أتخيل دوماً ... أننىسأتزوجشخصاً . شخصاً مختلفاً |
Öyle hayal etmiştim. | Open Subtitles | تخيّلتها بهذه الطريقة |